Bir oyuncak araba ile gerçek bir araba; dış görünüşüyle büyüklük, küçüklük, kısalık, uzunluk; cüsseli olmak, ufak olmak gibi kendileri yansımalı eşleşmesini hemen ele verirler.
İki bina da aynı dış görünüşleriyle, çeşitli yönleriyle, renklerine varana değin; ışığı daha parlak yansıtmalarına değin, çeşitli eşleştirmenin kıyaslanmasına tabii olacaktır. İç yapısının da eşleştirmesi olur. Bir binanın içine, bir odaya girdiğinizde; oda içinde eşyalar farklı yoğunlukta ve farklı şekilde düzenlenmiştir. Söz gelimi; sağınızda üç sandalye varken, solunuzda bir sandalye bulunması şeklinde düzenlenmiş olabilir.
Yine önünüzde bir kanepe, bir masa vardır. Böylece oda içi alan yoğunluğu da, sizin eşleşen algılarla mekanı öğrenme ve tanımanız olacaktır. Odaya bir daha girdiğinizde,sizdeki bu yansıma algıyla, sağınızda neden bir sandalye bulunduğunu ve solunuzda olması gereken bir sandalyenin neden yok olduğunu sorabilirsiniz.
Mekanın içi her yana eşit yoğunluk dağılım yapılmış, aynı nesne ve aynı frekans tonlar da mekana yayılmış da, olabilirler. Bunlar sizin yansımalı eşleştirmeyle bilmenizi ve eşleyen öğrenmenizi etkilemezler.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
EVET FARKLI BİR AÇIDAN BAKARAK, Yaratan ve onun yaratıcılığının eserlerinin keşfetmenin önemini vurgulamak maksadıyla emek verdiğiniz yazınızı okudum. elbetteki insan oğlu ihtiyaçları doğrultusunda doğaya yaklaşmış, gözlemlemiş öncelikle ihtiyacını gidermek için tasarruf ve tanımlamalar yapmıştır ilk insandan buyana ruhsal, tinsel ve dinsel gelişimler onu etkilemiş ve zaman içinde gelişmiştir dinlerin var oluş öncesi güçlü olanı yüceltmiş saygı duymuştur buda normaldir. ilahi dinlerin gelişi onun olaya bakış açısını değiştirmiş ve insan oğlu bilgi birikimini disipline etmiş dini motifleri incelemiş mesajları çözmeye çalışmış. bilimsel olarak bir olayı çözmek bazen yüzyıllar almıştır sonra insan sosyolojik bir varlıktır bir olayı öyle kolayca kabul ettirmek mümkün değildir. kullandığı her maddenin kimyasal ve fiziksek özelliklerini kabullenmesi ve maddeyi kendi itaatine sokup kullanması bir çok tez, teorem ve deneylerin ardından gelmiştir. kainatın yaradılılışı ve ondaki sırları akıl ve mantığa uyarlamak çok zordur . görmediğiniz bir gücü hissiyatla bulmak her insanın kolay kabul edeceği bir şey değildir. o yüzden dini öğretenlerin çok donanımlı, sabırlı olması gerekir yoksa kaş yaparken göz çıkarmak olasıdır. güzel anlatım bunların başında gelir.yazınızda dikkatimi çeken bir karışıklık var uslup daha sade ve akıcı olsa belki daha etkili olur. ben bir eğitimci olduğum için nereye varmak istediğinizi ilk bakışta anladım. ama herkesden aynı şeyi bekliyemeyiz kelimeler oturaklı olmalı ve bağlantılar sürüklemeli diye düşünüyorum. bence iyi bir fenci çok iyi bir edebiyatcı olmalı.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta