Yalnızlık, kimsenin olmadığı yerde tek başına kalmak değil,
Herkesin olduğu yerde, ortada kalmaktır.
Öznesi hep tekil,
Kurulan cümlelerin
Kuru, yavan…
Çoğul halini hiç görmedim,
Ya da “biz”-i silmiştin, fark etmedim!
Halince edilgendi yüklemler.
Bir garip çoban ıslığı düşüyor kaldırımlara
Yalnız ve yalınayak menekşe kokulu hatıralar
Agop'un meyhanesi üç adımlık yer zate
Işığı gören damlıyor içeriye
Tenine rüzgar değmemiş hayaller doldurulmuş kadehlere
Ölü bir intihar, kadehin en dibinde
Bugün çok yorgunum,
Başım da ağrıyor hem de nasıl!
Gözlerim ağır geliyor bedenime,
Ne olur beni azat et sevgilim…
Hem bugün bu sayfada olmaz ki!
İstersen diğer sayfa da görüşelim,
Senden önce, seni düşündüm;
Çok şeydin.
Seninleyken, seni düşündüm;
Her şeydin.
Senden sonra, seni düşündüm;
Düşünmeye bile değmezmişsin...
Diyorlar ki bana;
-Unutursun zamanla, geçer gider,
Alışılır.
Bari bir yol gösterin o zaman,
Nefes almadan nasıl yaşanır!
En çok yalnızlar vurulur karanlıkta
Bir kolda Azrail uşakları, diğerinde terk edenlerin kokusu
Dindirmez acıları, mehtaba fırlatılan kadehler
En çok yalnızlar vurulur karanlıkta
Sahipsiz bir gecenin sahibi olur sessizliğin uğultusu
Gelmeyeceksen,
Kokunu gönder
Karanlığın orta yerinde parlayan yakamoz gibi,
Arşınlayıp en hırçın geceleri,
Muzaffer bir cengaver edasıyla yapışsın,
Tenimin alacasına...
Tut aklının bir köşesinde,
Ben yazacağım, sen okuyacaksın
Her satırda, olmadı her hecede
Bendeki seni arayacaksın
Tut aklının bir köşesinde
Bir gün bırakacağım yazmayı,
Geldiğim kadar gittiğim oldu,
Sevdiğim kadar öldüğüm...
Eski moda şiirler yazdım,
Yeni nesil sevdalara,
Tutmadı!
Çok ucuza gidiyordu, sevişme tadındaki aşklar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!