Yorgunum,
Tenim üzerine serdiğin
Gül yaprakları bile ağır geliyor
Yaralıyor tenimi
Yaralıyım
Yıllardır kalbimde sakladığım gül
Yazdıklarını okudukça
Anladım
Karanlıkların aydınlığa
Usul usul akan nehir
Gibi
Gecenin bir ansızında
Ucu yanık yağmur damlaları olup
Üzerine yağmak;
Saçlarından akıp
Gözlerin olmak istiyorum
Içindeki cennetin, cehenneme nasıl karşı durduğunu
Ne kurşun dökmeler
Ne ağıtlar
Ne de zılgıt sesleri
Şaman'ın borusu uzun uzun çalarken
Durdu
Seni hala seviyorum
İnan hala
Öyle bir tutku ki bu
Vazgeçmek olası değil
Nasıl söylesem
Ne yeşilliğin etiketinde ki
Geldiğim rüzgarlar bilir
Gönüllere dağıttığım sevgileri
Bitmez tükenmezdir onlar
Gülen gözlerden baharla gelen
Bin kahkaha, bin neş’edir onlar
Gölgemi kaybettim, arıyorum
Kendimi kaybettim
Nerede nasıl kaybolduk
Bilmiyorum
Ne olur onu bulun
Her sevgi azaltır beni
Terk ederim
sevdamın peşinden giderken
beni sevenleri
Herkes koşup duruyor
Yetişemeyen yetişene soruyor
Ne olmuş da ne olmuş
Millet kuyunun basına toplanmış
Hic kimse görmemiş,
Yağmurlu günde dağlara vurulur hancer
Herkes bu dünyada yaptığını ceker
Saz da olsa, söz de olsa
Bu eller o göze yine sürme çeker
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!