Maydanoz olarak tasarlanıp da
İnanılmaz bir mutasyona uğradıktan sonra,
Aramızda dolaşan kişi
Yoksa sen misin?
Acele ile geçti önümden,
“Nereye? ” diye seslendim arkasından
Dönmeden, duraksamadan yanıtladı;
“Ölüm ile randevum var, sonra yanındayım, Ey Ölümsüzlük.”
görürdük
meşe ağaçları bile renk değiştirirdi kardan
bembeyaz olurdu her yan
yakına gidildiğinde farkedilen
belli belirsiz bir karaltı olurdu
altında söğüt ağacının
eşime
“ateşi suyla söndürürler,
suyun ateşten korktuğunu duyan var mı? ”
Hoyrattır suyun bozkırla karşılaşması
Tanrılar işini bilir
Bilirim de tanrıların işini bildiğini
Soramadan edemiyorum
Ateşi çalan Prometheus'yi cezalandırmaktan
Ya da anasıyla yatan Oedipus'e vicdan azabı çektirmekten
Tanrıça Afroid'le oynaşmaya zaman buldu mu
Hoyrat rüzgarın bozkırda önüne kattığı
sarı bir dikenim, ben.
Yuvarlana yuvarlana ve eşeleyerek bozkırın karnını
Savrulur giderim.
Bozkırın bir yerinde parçam kalır
I
Aldanış
Yaşamaya sarılmışken bu denli tutkuyla
Bir gün tadılacağı ölümün gelmez akla
Güldür güldür akan zamandan sözde kaçmakla
Mevsim ne ola, iklim ne ola
Renk renk araba, giysi ve de
tavırla
sergilenen zenginlik
ne ola?
Oysa, ne kadar yakınımda
Akşam,
Bir sesli sessizlik
Derin bir ürperti
Bir bilinmezler ülkesi
Yine bir akşam,
doğa; olasılıkların korkunç bileşimi ve de adil.
insan; zeka,duygu ve hayal gücünün korkunç bileşimi.
hep merak ederdim neden kar yağmaz izmir’e
dün bu kente kar yağdı
birilerine halen ar yağmadı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!