Sesin,
Ben öldükten yüzyıl sonra
Doğacak zenci çocuğun sesi.
Gözlerin,
Ne kadar tanıdık
“Yaşam yanlış anlamalardan ibarettir.”
Diyor bir büyük beyin.
O halde sormak lazım;
Kaç yanlış bir doğruyu götürüyor?
I
Günün en uyanık saatlerinde
Bazıları gündüz düşleri görürler,
Karışmayız, elbette, haklarıdır.
'Fala inanmam, falsız da kalmam' hesabı,
Rüyaya inanmam, rüyasız da kalmam.
' Ne demiş uçurumda açan çiçek
Yurdumsun ey uçurum.'
Derse Cemal Süreya;
' Yıkıntılar arasında açan
küçük çiçekler,
Avuntu olamaz.'
'Kardaş, senin dediklerin yok,
Halay çekilen toprak bu toprak değil.
Çık hele Anadoluya,
Kamyonlarla gel, kağnılarla gel gayrı,
O kadar uzak değil.'
F. Hüsnü DAĞLARCA
Akşamları battığı söylenen güneş,
İlk önce en doğudakini ısıtır
Yakar bazen de acemilikle.
Ne en doğudaki yanmak ister
Ne de güneş yakmak.
Bir kişiye hak ettiği değeri vermezseniz
Ona haksızlık etmiş olursunuz;
Bir kişiye hak ettiğinin üzerinde değer verirseniz
Kendinize haksızlık etmiş olursunuz.
hiç yeri değilken, insanın aklına bir şeyler düşer.
ne de olsa, şairin deyimiyle, “el değmemiş evcil acılarımız vardır.”
acıyı anıya dönüştüren zamandır.
zaman -belki de- bu nedenle, her şeyin ilacıdır.
yaşananlar,belgesel film tadında kayıt altına alınmazlar.
Yarısı içilmiş bir cigara ağzımda
Lüks bir semtin arka sokaklarında
Yıkıma yüz tutmuş tek katlı
evin dibindeyim.
Baktığınızda fark edemeyebilirsiniz
Evin benden daha az yıkılmış olduğunu.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!