Artık yeter
Bu güzel yüzde yerleşen yas
Her anışta her sefer
Nisan yağmurları gibi kolayca
Çağlayarak akan yaş
Görülmemecesine bitmeli
Sen sevip sevgisini tadamadığım,
sılada gurbette hasretiyle yandığım.
Sadakatle sevmeye andettiğim
Aklımın kalbimin tümünü verdiğim.
Sokakta evde hemen her yerde
Rüyada hayalde her gün her saatte
Haydi şakısana biraz.
Nağmelerle süslü sesinle,
ister şiirler oku, ister şarkılar söyle.
Narin parmaklarına,
engin gönlünden dökülen duygularla,
uzuuun uzun mısralar yaz.
Sen, ben.. Yani biz..,
Aslında aynı yörüngedeyiz.
Yollarımız,
belki bu nedenle kesişmiyor.
Onca gayretimiz,
çokça çırpınışlarımız sonuç vermiyor.
İlk sohbetinle yaktığın ateş,
Ve gülümsemenle içimi ısıtan güneş.
Sonrasında yaşanan travmalar,
çağlayan.. Afet boyutunda nehir,
her gün yeni bir med cezir.
Sanki bir deprem ertesi,
Sensiz geçen her saat bitmek bilmez işkence
Aklımda bin bir türlü çözülmeyen bilmece
Ne yapsam nasıl etsem sana nasıl kavuşsam
Bulduğum çözümlerim birbirinden delice
Neredeysen dön artık tükendi sabırlarım
Her hayâlim kırık,
gerçek yaşamımdan uzak.. Oldukça yıkık.
Her beklentim, her hedef..,
Bir süre sonra ölü ve telef.
İnişli çıkışlı,
Bugün günlerden bişeytesi.
Ama ne.. Neyin ertesi bir bilsem..,
Sanırım hayatın,
yaşananların.
Uzaklığın bir ürperti içimde.
Ve seni her düşündükçe,
adını anıp heceledikçe..
anılar beni ısıtıyor, hattâ yakıyor.
Yandıkça,
Mevsim sonbahar.
Bir yıl daha bitti bitecek.
Kısa ömrünü bir çırpıda tüketen yapraklar,
kuruyup düşecek..,
Rüzgâr önünde sürüklenecek.
Renklerin en güzel tonları bu aylarda.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!