Hasretin oğlu
Özlemin kızı
Acı dolu
İçimde bir sızı
Ayrılığın acısı
Sensizliğin sancısı
Secde ederken güneş hiç durmadan, aşkla;
Dönerken dünya, hiç bitmek bilmeyen aşkla;
Eserken rüzgâr hiç soluklanmadan, aşkla;
Hiç gören ile görmeyen bir olur mu?
Ne kör ile gören bir olur,
Benim bir damlam,
Gözyaşı olur insanda,
Çamur olur toprakta,
Hayat olur benim bir damlam.
Çatlar dudaklar,
Senden geriye kalan baba
Fotoğraflardaki donuk
Bakışlar ve gülüşler
Hiç bilemedim
Babanın varlığını
Hiç tadamadım
İstanbul'u dinliyormuş Orhan Veli, gözleri kapalı!
Önce hafiften bir rüzgâr esiyormuş;
Yavaş yavaş sallanıyormuş,
Yapraklar ağaçlarda;
Uzaklardaymış çok uzaklardaymış
Sucuların hiç durmayan çıngırakları;
Bir kış ayında çiçeklerin üstünü örten karlarla dolu bir parkta,
Bir banka oturdum, biraz ileride yürüyen bir adam vardı.
Sonra çantamı açıp okumak üzere aldığım 'Diriliş'i elime aldım.
Dayanamadım adamı seyretmeye başladım, çünkü yüzü sapsarıydı.
Adam yürüdü, yürüdü sonra durdu.
Burası Anadolu
Bu topraklarda
Bir hatır sorana
Bin dua edilir
Burası Anadolu
Bir metrekaresine
Oyalan
Zaman geçsin
Bir uğraş bul
Beynin işlesin
Al bir çivi çekiç
Elin şenlensin
Dün gece denize daldım.
Unutulmuş kalpler buldum;
Unutulmuş, parça parça;
Üstü dolu bin bir yara!
Dün gece denize daldım.
Mehtabın uzantısı
İpince perdede
Zangır zangır titreyen
Geri geri giden
İnce elli dümdüz belli
Narin yapılı dilber
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!