Bakmaki bana ben bende kalayım....
O kadar ziiyaan oldum artık olmayayım...
Yılkı atlar çıktı yola...
Başbuğdan haber geldi....
Dedi bize başlıyor büyük dava...
Kılıçlar bilendi bellerimizde kama...
Aşacağız altayları yaracağız dağları...
Vazgeçerse bir gün toprak yağmurdan,
Bende vazgeçerim o zaman senden.
Ne zaman dağ dağa kavuşursa
Başkasını severim işte o zaman.
Şubatın ortasında açarsa güller,
Kim o deme boşuna benim ben...
Öyle bir benim ki bu baştan sona sen...
Üstü başı yırtık çaresiz kadın....
Sana bu sabah merhaba demeliyim...
Dilimde eski bir 45’lik tadı...
İlk çayı seninle içmeliyim...
Merhaba çaresiz kadın....
beynimde örümcekler,ruhumda sızı...
çekilmiyor zalımın kaprisi nazı...
ben tutuldum bir huyu hor'un birine..
şaşırdım onunla baharı yazı....
Bir şehir geçiyor denizin üstünden
Anadoku kavağına doğru bir şehir.
Gemiler yatlar feribotlar eşliğinde
Bir şehir Şehirlerin anası İstanbuldan…
Yorgun bir şehir, yükü ağır yükü insan,
Bugün mart 17 sokaklar başıboş...
Paramızla kuyruk parasıyla yağma.
Koca türk ulusunu pert etti ölüm korkusu...
Burnu akana hiç olurmu lağman....
Şimdi 102 yıl öncesi kurtuluşun arefe gecesi...
İftarda çay sahırda çay..
Özlediğim tek nesnedir çay...
Ne ekmek ne sigara...
Başımın sğrısına bir bardak çay...
Şubatın son günleri
Yağmur var bu gece
Dışarda hoş bir ses
Ve düşmüştü suya cemre
Seni anlatmayacağım bu kez
Takipçinizim sayın şair bey O?