Elvan çiçekleri açtığında 3

Aytekin Orhan
1248

ŞİİR


9

TAKİPÇİ

Elvan çiçekleri açtığında 3

3. Bölüm

Sıcak kendini iyice göstermeye başlamıştı. Saat 09.30 olmuştu bile… Kiraladıkları pansiyona yürürken, sağda solda küçük marketler görünce; ellerindeki poşetlere bakıp gülümsediler. Pansiyona vardıklarında, ilk önce sahibini bulup evin anahtarını aldılar. Sonrası eve girmeden en yakındaki marketten, ağır olmasın diye almadıkları su ve benzeri ihtiyaçlarını temin ettiler. Akşam için güzel planları vardı ve bunun için yanına rakıyı eklemeyi unutmadılar… Evin içine girdiklerinde saat 10.00’ı geçmişti. Sıcaktan olsa yorulduklarını o an anladılar. Ellerindeki poşetleri yere bırakınca, o an göz göze geldiler.
Kollarını açıp, gözleriyle gel dedi. Sarılıp öpüştüler.

—Hoş geldin dedi.
Hoş buldum dedi. Elvan

Zaman artık ikisi için ve yaşayacakları için işliyordu. Elvan tezgâhın altında bulunan mini buzdolabına aldıklarını yerleştirmeye başlamıştı. Çantalarını yatak odasına bırakıp evin içini izlediler. Bir oturma grubu, bir TV ünitesi, bir masa vardı salonda. Amerikan mutfak küçük ama kullanışlıydı. Uzak bile olsa, camdan dışarıya bakıldığında deniz görünüyordu. Üzerindekileri çıkartıp sırayla duş alıp çıktılar. Elvan çantadan çıkardığı kupaları alıp mutfağa geçti. Birer kahve içme zamanı gelmişti. Kahveleri hazırlarken arkasını dönüp baktığı zaman gözlerinin içi gülüyordu. Kahveler hazırlanıp salonda koltuklara oturup karşılıklı bakışınca, yorulmuşuz diyerek gülümsediler. Güzel ve keyifli bir o kadarda koyu bir sohbetin içine dalıp gittiler…
Saatler su gibi akıp geçiyordu. Dün geceden gelen uykusuzluk, kavuşmanın verdiği mutluluk ve huzurla kendini unutturmuştu. Saat 16.00 olmuştu bile…

Akşam ne yapalım diye sordu.
—Elvan gülümseyerek, ne istersin canım diye cevap verdi.
Yine aynı şeyleri yapıyorsun. Kararı hep bana bırakıyorsun. Kuralım o zaman bir rakı sofrası bu gece keyif çatalım dedi gülümseyerek.
—Sen burada usluca oturuyorsun. Ben her şeyi hazırlayıp, soframızı kurarım dedi Elvan. Yüzünde o muzip gülüşle…

O an gözleri kenetlendi. Yerinden kalkıp Elvan’ın yanına geçti. Sarılıp öpüşmeye başladılar. Özledim seni diye fısıldadı kulağına… Bir yandan öpüşüp, bir yandan birbirlerinin üzerindekileri çıkartıyorlardı. Ayağa kalkıp yatak odasına doğru sarmaş dolaş yürüdüler. Odaya geldiklerinde, yatağın üzerine düşüp sevişmeye başladılar. Dudaklarından başlayıp, kokusunu içine çektiği boynuna iniyordu.
Elvan kokunu özlemişim doyasıya içime çekiyorum diyordu. Çılgınca aylardır birbirlerini görememenin doyumuna ulaşıyorlardı. Havanın sıcak oluşu, bulundukları ortam, dış dünyada gelişen olaylar hiç umurlarında bile olmadan zevkin doruklarında yüzüyorlardı. Tek vücut uzun süre sevişip birlikte oldular. İkisi de doyuma ulaşmıştı.

Yanına yatıp iyi ki geldin dedi.
—İyi ki geldim diye cevapladı Elvan.

İkisinin de gözleri ışıklar saçıyordu. Saat 18.00 olmuştu. Yataktan kalkıp duşlarını alıp salona geçtiler… Birbirlerine bakıp gülümsemeyi eksik etmiyorlardı. Elvan sen şimdi otur ben soframızı hazırlayayım hayatım dedi ve mutfağa doğru yürüdü. Mutfak tezgâhında bir şeyler hazırlarken izlendiğini bilmek hoşuna gidiyordu. Üzerine kısa bir şort ve kolsuz penyesini giymiş akşam için hazırlıkları yapmaya koyulmuştu. Ellerindeki az malzemeyle en güzeli yapmak için uğraşıyordu. Hava serinleyip, kararmaya ve yapılan hazırlıklar kendini belli etmeye başlamıştı…

-Zaman geçmiş olsa bile, içinde yaşanılan unutulmaz ise değerdir her şeye-

Aytekin Orhan
Kayıt Tarihi : 31.8.2014 15:53:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Aytekin Orhan