Gül kurusu bir akşamdı, gelişin
Körpe bir sevda vardı gözlerinde
Yüreğin, yana yakıla feryat figan
Durmadan kapımı çaldı.
Hasretin dokunuyor inceden yüreğime
Senli anıların yolcusu oluyorum,
Sensiz uzak şehirlerin birinde…
Düşlerden köprü yapıyorum yüreğine, o benim uzak ülkeme…
Körpe özlemler büyüyor yüreğimin orta yerinde,
Ben durmadan susuyorum.
Dar zamanlar bunlar, kendimize sımsıkı sarılıp, nefes almaya çalıştığımız…
Her nefes alışta yutkunup, içimize attığımız iç acıyışlarımızdır bunlar.
Ters düz olmuş bir hayatın son dönemecinde, başımızı çevirip, geçmişten medet umma çabalarıdır…
Hiçbir çırpınışın kar etmediği, gittikçe daralan bir yalnızlıkla, kendi kuytularımızda üstüne toprak attığımız, çırpındıkça battığımız ölüme yüz sürmüş varlığımızla yegane olma çabamızdır…
Gülümün rengi gecenin gözlerinde soldu
Eskittim yalnız kurduğum düşleri
Derinliklerinde gezindiğim ruhunun
Yamaçlarından düştüm apansız, kaybettim kendimi
Paramparça oldu hislerim…
Artık arama beni
Göremezsin yüreğinin ekseninde suretimi
Gökyüzünün mavisinden,
Umudun beyazından,
Düşlerin en güzelinden,
Ve
Bir gün çalınırsa kapın zamansız
Rüzgar adımı fısıldarsa kulağına
Arala yüreğini hiç düşünmeden
Bil ki rüzgarlarla esmişimdir sana ben
Bir gün coşarsa gözlerin zamansız
Ben senin kabusun değilim gecende...
Çığırtkan ruhunu esir eden beden değilim sende.
Her nefes alışında özümseyerek ciğerlerine doldurduğun son nefesim ben sende...
Şimdi bırak dizginleri, salıver hapsettiğin ne varsa sende bana dair.
Unutulmuşluğunu kelimelerle savurma yüzüme ki bir şamar gibi inmesin sözlerin yüreğime...
Ağır bir yüktü omuzlarıma bıraktığın giderken benden.
Hasrete gebe zamanların çıngırak seslerinde sensizliği dinledim sessizce.
Umarsızca atan bu kalbe ritim tuttu gözyaşlarım. Ve ben, hasret duraklarında bıraktım yaşanmamış düşleri…
Yaktım gönlümün ucunu, salıverdim sensizliğe mahkum ettiğin yüreğimi…
Zamanla dinginleşti ruhumda kopardığın fırtınalar ve med-cezirler çekildi yavaş yavaş kıyılarımdan…
Bir gece, düşlerle gel bana
Yıldızların dansında ritim tutsun yüreklerimiz
Gölgelerin kuytusunda,
Nefeslensin gitgide büyüyen hasretimiz
Bir sabah, seher vakti çal kapımı
Düşler seninle uyansın sabaha…
Günler eskiyor hızla ve zaman çare olmuyor bazen geride kalanlara ve dindirmek mümkün olmuyor bazen hasretin körüklediği duygularla acıyan ve eksilen yanlara…
Ne vakit zihnimde bir şey canlansa sana dair gözlerim bulutlanıyor. Ardından dağlanıyor içimde bir yerler ve acın düşüyor senden geriye kalan o kocaman boşluğa…
Tüm renkler seninle gitti bu şehirden…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!