çoğaldıkça çoğalıyor
kelebekler
kır çiçeği kokulu sevgilim
yüzünün gülüne rasladım
bir dağ köyünde.
bin parça oldu yüreğim
yetmez mi?
gönlüm
seninle yeşermişti
gözlerim
seninle gülmüştü
Yorulunca
iki kez suç işledim
biri
geç anlamaktan sevgini
diğeri
yeniden denemedim sevmeyi
yağmur sonrası gök
ezilmiş  nar  taneleri  gibi
rengarenk gün batımı
ellerin düşüyor yağmura
tutuyorum
ölümsüz duygularla
yalınayak  aldım  başımı  bir gün
toz-toprak  karışıp  uzaklara
fırat  kenarına
yıhılgan – davundere – heresker  başı
beyaz   topraklı
çillavuş – bahçeyik – kavaklık
buralarda sert rüzgarlar var
deniz küskün
martılar özgür değil
sesler kısık
gökyüzü uçsuz bucaksız
sancısız geçmiyor zaman
bir sigara yaktım yine.
beceremedim onu bile.
gözlerime dumanı,
genzime acısı doldu.
sigaranın ateşinde gördüm seni
dumanında kendimi
anılar canlandı birden
bir vagonun penceresinden
sisler arasından
yolları ırak topraklar
uzayıp giden ekspres tren
raylar üzerindeyim
duydum ki
göğün
denizin
mavisi solmuş
gözlerin çok ağlamış.
bedenin
güz  kokusu
sevinçli  yüzüme  doluyor
duygularımı  çiçeklendiriyor
avunduklarımı  terk ediyorum
köprüden  seyrederken  istanbul’u
ahh,




- 
  
 
Meryem Kürtünlü
 
 
- 
  
 
Mustafa Kaya
 
 
- 
  
 
Osman Coşkun
 
 
Tüm YorumlarHocaaaam sizi burda bulduğuma şaşırmamalıyım aslında.Beni hatırlar mısınız acaba Güngören Anadolu İmam Hatip Lisesinden Meryem Kürtünlü sınıf duvarlarına yazılar yazan kız:)
henüz daha bugün fark ettim Meral Polat, hangi okul hangi yıl öğrencimdin, çok sevindim mutlu ettin yazdıklarınla teşekkür ederim Allah'a emanet ol.
kutlarım Mustfa bey hoş bir benzetme. uzun zamandır yetkili şair olarak antolojiye giremiyorum bir karmaşa var ben Perihan pehlivan tam puanla kutlarım. isim başka ama bu bennim hatam değil düzelttik diye yeni mesaj attılar ama hata düzelmemiş.