Ekrem Şama Şiirleri - Şair Ekrem Şama

İlk cuması imiş, şaşkın meraklı,
Siyah takım giymiş, ipek kıravat,

Hutbe duasıdır; Ümmet, Muhammet,
Sahabe, tabiin, ahya ve emvat!

Kimi çok hareketli, kimi öpmekten yorgun,
Kimisi baygın bakar, kimisi çakmak çakmak,
Kiminin gayesi hizmettir, kiminin vurgun,
Kimisi yıkmak ister, kimisi çivi çakmak…

20.02.2009

İkinci sur üflenip de,
Bölük bölük kalkılınca,
İhtiyacımız olacak,
Gölgesi için kılınca...

04.11.2006

Tarihler konuşsa, bugün gelse dile,
İlklerin savaşı, kanlı Çanakkale.
Nasıl direnmiştik, tam yedi düvele,
İlklerin savaşı, kanlı Çanakkale...

Karada denizde, boğuşma canhıraş,

Ölümden kaçtığımı düşünsem de bir anlık,
Mezardan kurtulmak için başka bir mezarlık.


31.10.2004

Hakk'ın tecellisi, merhamet,
Hislerin alisi, merhamet.

İnsanlık ibresi, merhamet,
Vicdanların sesi, merhamet.

Coğrafyanın tarih koktuğu bir nokta,
Ben gözümle gördüm, aklım hala şokta.
Benzeri olmayan muhteşem bir cami,
Minaresi taştan oyulmuş, tek blokta.

Uzakta sanmayın, yok zahmet çekmece,

Gençti yaralandı, cenkte bir kere,
Düşmandan kurtuldu, düşüp de yere,
Bundan 'Yarım Ölü' dendi Server'e,
O'dur Mezamorta Hüseyin Paşa.

Padişah getirdi, denizde başa

“Aşk”ın karşılığı “sevi” mi?
Sevi ile aşk müsavi mi?
Bir umman ile tek bir damla,
Bir kıl eşit mi bir adamla
“Aşk”ın faili ki, adı “aşık”tır,
“Sevi”ye “sevici” layıktır.

Dur,
Gurur
Savurur.
Yere vurur.
Olursun mağdur.
Şeytandı en mağrur,