Ben susarım birine kızınca,
Konuşmam hiç kimseyle,
Kapanırım içime,
Tüketirim ümitlerimi,
Ama sevinçlerim hazırdır bir mum ışığına.
Yalnızlık!
Nedir bu başa belalığın
Bir türlü gitmedin
Ne yaptıysam ne ettiysem
Anlamadım!
Beni çok sevdin
Beyaz ak saclı
Yarım ay
dedemin gözlerini
Yansıtır
Her gece
Gökyüzünde
Gözbebeğimdin sen
Şimdi gözümün göremediği yerdesin
Ama kalbimin en dibindesin
Kalbim kayıp bir şehir
Kalbim dipsiz bir kuyu, dibine kırk taşın atıldığı
Kırkıncısının da son bulduğu kırık kulp
Gazete sayfalarında kayıp ilanıyım
Resmim basılmış kırk yıl önce aranıyorum
Saydam, deliksiz gecenin
Hoyrat, soğuk ellerinde
Sinsi, soluk düşler
Düştü mihrabına bir gece
Sade kirli havansızdı
Senin için Leyla oldum,Şirin oldum
Benim için sende yandın bilirim
Hem Mecnunun yandığı kadar
Hem de Ferhatın çareler aradığı kadar
Saat onikiden sonra sabah ezanına kadar sesin
Kulaklarımda o paslı sesin,
Hayal meyal puslu yüzün
Çabuk unuturum bu meret olduğu sürece
Yokluğunda her sey sonbahar gibi solgun
ya şimdi ya hiç
gitmeliyim bir ay vakti
çalmalıyım geceyi gözlerinden
ya şimdi susmalı ya sevdamı söylemeyelim
sen görürsün gözlerimden dostum
ben bir kalp kaçağıyım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!