Düşmanın Karnını Deşmiyormusun?

Ömür denilen şey çok değil ki, az
Çocukluk çağını aşmıyormusun?
İmâna sed olan hevâ aşılmaz
Ümidvar olarak koşmuyormusun?

Cehennemin yolu döşeli hoşla
Nefsi emmârenin keyfini boşla
Hevâi hevesin denilen kuşla
Bu yolda koşarken şişmiyormusun?

Yarını beklerken edilse de naz
Bu bir günde kimse demez acım az
İnsan kocar amma gönül kocamaz
Hevâi heves çün coşmuyormusun?

Doğunca okundu kulağa ezân
Ayağa kalkınca şaşırıp azan
Yürüyorum derken bozunca düzen
Kendi çukurunu eşmiyormusun?

Dün doğmuştun bugün yaşıyorsun da
Edep kâlesini aşıyorsun da
İblisin peşine düşüyorsun da
Eştiğin çukura düşmüyormusun?

İnsaniyet hududur aştığın
Nefsine zulümdür Haktan şaştığın
Câhimde içine girip düştüğün
Katran kazanından taşmıyormusun?

Kerrar Âli’dir, zülfikâr sallayan
Gümüş yaydan altın oku yollayan
Dîni-Milli, hainleri kollayan
Düşmanın karnını deşmiyormusun?

İSLÂMİ; HAKK yola konan serinken
Habîbi zişânımız rehberinken
Bekir, Omer, Osman, Âli pirinken
Takvâ kazanında pişmiyormusun?