**********Kırk yıllık dert dolaşır boş kalan sokaklarda
********** Yağmura kan bulaşır loş kalan sokaklarda
Yağmur yüzüme baktı ve dedi ki:
Bizim kapımız açıktır herkese.
Hilâlimiz gülle buluşur belki
Yanarız ateşlerde İbrahim'ce.
(Kasım-2005)
Ayak sesleri duyulmuyor yollarda.
Görünmüyor kaldırımlarda hiç bir iz.
Bulutlar kaç gündür durmadan ağlıyor,
Dertlerini bilmiyorsunuz siz.
(Samsun-1991)
Putlaşmış zihniyetler yine devrede
Onlar dünyaya da hakim olmak istiyorlar Ahirete de
Yürek yangını(!) var içlerinde
Yapamadılar ya İncil’e yaptıklarını
Değiştiremediler ya Kur’an’ın bir harfini bile…
***********Gülistanın bülbülü hicretin gülü âhım
***********Telmih bulutlarıyla rahmet yağdır Allah’ım…
Aşk yanmaya alışkın bu coğrafyada
Kırk yıllık uykuların hüzünlü parçasına...
Zâlim arpalık çalar devletin kasasından
Küçük bir dünyası vardı
Yiyecek bir ekmeği düşlerdi her sabah
Akşama kadar taş atardı ekmeğini çalan zalimlere
Akşam karnı aç, yüreği tok uyurdu
Bir gece hasbahçeleri gördü rüyasında
Sabah ölmeyi düşledi taşlar arasında...
Bir çocuğun gözlerinde buldum seni
Kızılırmak kadar kızıldı gözlerin
Yalnızlığımı duydum sözlerinde
Karadeniz kadar hırçındı sözlerin
Ellerini tutmalıyım diye düşündüm
Tam tutacakken seni düşürdüm
Bir ibret daha mı gerek insanca yaşamak için
Dolaşılır mı hiç peşinden,bu hayat(!) denen hiçin!
Tebessümlerim bile yaşlandı galiba
Söz geçiremiyorum kendini beğenmiş zamana
Takvimlere kızıyorum deste deste
Oysa hüzzam makâmında takılı kalmış beste
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!