Bu akşam otobüste yanıma bir genç kız oturdu. İlk defa mutlu bir yüz gördüm ve dikkatimi çekti. Bu kızı mutlu eden ne?
İçin içine sığmıyor elinde bir şeffaf poşet içindeki kağıtları sıra ile çıkarıp bakıyor…
Ben de baktım elindekilere: En üste ufuk açma sertifikası, çevirdi
Zaman yönetimi sertifikası,
- Bu ne kızım?
- Sertifika
- Ne demek oluyor Ufuk açma-
- …………………………
- Yönlendirme gibi bir şey mi?
- Aynen öyle…
- Nereden aldın?
- AKM’de eğitim kursu vardı. Oradan verdiler.
- Kaç ay devam etti kurs?
- Ay değil, 6 saatte… Bu gün 10’da başladı, 16 da bitti.
- Kaç kişi katıldı?
- 546 mı dedi neydi emin değilim… Zaten 500’ü duyar duymaz, yalnız sertifika dağıtmak 6 saat sürmüştür diye düşündüm.
- Belediye mi veriyor kursu?
- Hayır özel bir şirket?
- Paralı mı?
- Evet.
- Kaç lira verdin 56 TL
- Hangi okuldan mezunsun?
- Manisa Celal Bayar üniversitesi 2. Sınıftayım…
- Şimdi bu belge olunca iş bulma şansın artacak mı?
- Arkadaşlarım arasında sivrileceğim. Bir adım önde olacağım…
- Umut mu pazarladılar sana… Şimdi geleceğin için umutlu musun? Diyecek oldum. Yüzü karardı. Keşke demez olaydım…
15 hatta 20 yıl oku, bu okul sana referans olmasın, 6 saatlik zamanda verilen dört sertifika sana referans olsun, iş bul…
İnternette açtım baktım ki her ilde, iki haftada bir veriliyor ve iki-üç günde biletler tükeniyor.
Adamlar gerçekten ZAMAN YÖNETİMİ konusunda mükemmeller.
Bu sistem önce insanı yoksullaştırır, sonra umut pazarlar… Bol para kazanır.
Yoksullaştırır sadaka dağıtır, oy kazanır.
Öldürür, cenazelere katılır prestij kazanır… Ne güzel değil mi?
Mehmet HalilKayıt Tarihi : 24.12.2016 21:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!