Dilsiz acıları,
Kardan kelebeklere yüklemiştim,
Gönül zindanıma.
Bir zehir düştü ki, yanar ciğerim.
Öyle ki, vakit gece zifiri karanlık,
Demir attım hayat limanına aniden.
Mekân donmuş, zaman susmuştu,
İçime serdiğin dem vurmuştu eylülden.
Her şey kafasına koyduğu algıydı sanki,
Aldatıcı zihninde bir zaman yolcusu.
Sensizliği dinleyen gözlerime,
Birden düşmüştü hasrete vuslat olgusu.
Dönüşü olmayan uzun bir yol,
Bir avuç toprak atarken vedasız,
Umuda bir kapı vardı sanki aralık.
İnsan yığınları arasında yapayalnız.
Hiçbir sayıklama, benim ismimi taşımıyor.
İz bırakmadan kayıp gitmişim rüyasından.
Köprüler atılmış,
Gemiler yakılmış bana sorulmadan.
Kayıt Tarihi : 14.2.2025 15:11:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
"Dönüşü olmayan yollar, bir insanın içinde kalan eksikliklerin izlerini taşır; her adımda, kaybedilenlerin acısı derinleşir."
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!