Gece yarısı bir hüzün,
Bir sessizlik
Sessizce kopan bir çığlık,
Bir tebessüm sonrasında.
Bir yalnızlık,
Bir kimsesizlik,
Artık hüznü yazmayalım satırlara,
Sevinç dolu çığlıklar yollayalım doruklara,
Karanlıkları karanlığa gömüp,
Mutlu yaşayalım ömür boyunca.
Sitem etmeyelim; katledelim ayrılığı
Bir ilkbahar gizli o güzel yüzünde.
Güller, menekşeler, papatyalar gizli.
Yeryüzüne şu ilkbahar, senin gülmenle geldi.
Hadi gül! Can bulsun Dünya.
Kuşlar umuda uçsun,
Uçsuz bucaksız mavilerin arasından.
Gülen bir çift göz sazıma söz ettiren,
Feryadım deldi göğü yandım serinden,
Bir sevdiğim vardır kavrulmuş gönülden,
Ger gör ki gönülden gönüle gidilmiyor.
Sorma neyleyim kalbimde ince sızı,
Yorgunluk çöktü seher yelinden yüreğime
Koşup durduğum sazlıklar yalpalanıyor.
Bana bir şeyler oluyor.
2. Şahsın elleri yakıyor genzimi
Muhabbet zehir gibi
Ey bütün güzellikleri içinde barındıran genç kız
Sadeliğin büyülüyor gözlerimi
Bembeyaz bir lerze gibi
Kaplıyor yüreğimin en derinini.
Ey doğruluk kraliçesi
Yaslanmış eriyorum boğulmuş geceye
Kendimden öte kendime üzülüyorum.
Belkide sebebidir yaşatamamak öteki kendimi
Belki de öldürmektir öteki beni.
Zaman kuytusuna çekildi 12 saat önce
İçimize nüfuz eden delice bir his,
Ötelerden bizi öldürmeye gelen akis.
Kaçıp saklanmalı mı derin maviliklerde?
Yoksa savaşmalı mı derin maviliklerde?
Çınar ağacının gölgesinden izliyorum seni
Mavi gözlü çocuk
Götür yüreğimden parça parça hüznü
İçimde canavarın savaşı
Yenilmeyeceğim.
Geceye yaslanır sevda kuşları,
Bilinmedik zamana gömülürler.
İçlerinde susturamadıklarını,
Şiirin dizelerine örerler.
Çokluğun içinde ölüyüz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!