Dîvân-ı İlâhîyât 66

Aziz Mahmud Hüdayi
539

ŞİİR


98

TAKİPÇİ

Dîvân-ı İlâhîyât 66

Kim umar senden vefâyı
Yalan dünyâ değil misin
Muhammed-i Mustafâ'yı
Alan dünyâ değil misin

Yürü hey bî-vefâ yürü
Sensin hod bir köhne karı
Nice yüz bin erden geri
Kalan dünyâ değil misin

Sihr ile donadıp kendin
Meydâna salan semendin
Âleme mihnet kemendin
Salan dünyâ değil misin

Kasd edip halkın özüne
Toprak doldurup gözüne
Ehl-i gafletin yüzüne
Gülen dünyâ değil misin

Eğer şâh ü eğer bende
Her kişiyi salan bende
Kimse mekân tutmaz sende
Vîrân dünyâ değil misin

Kimisini nâlân edip
Kimisini giryân edip
Âhir-i kâr uryân edip
Soyan dünyâ değil misin

İşin gücün dâ'im yalan
Çok kişiden arta kalan
Nice kerre boşaluban
Dolan dünyâ değil misin

Aziz Mahmud Hüdayi
Kayıt Tarihi : 21.3.2016 16:00:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Doğa Fendi
    Doğa Fendi

    Hüdayi her sabah erkenden kalkarak hocasının abdest suyunu ısıtıp hazır ederdi. O sabah ise uykuya dalmış ve ancak son vakitte uyanabilmişti. Derhâl ibriği aldı. Fakat ısıtmaya vakit yoktu. Çünkü hocasının ayak seslerini işitiyordu. İbriği göğsüne bastırmış bir halde kalakaldı. Üftâde eğilerek; 'Haydi evlâdım suyu dök.' dedi. Hüdayi ise ibriği göğsüne bastırmış hâlde duruyor ve buz gibi olan suyu hocasının eline dökmeye kıyamıyordu. Üftâde tekrar; 'Haydi evlâdım! Ne duruyorsun? Geç kalacağız.' deyince, çekine çekine ve korkarak suyu dökmeye başladı. Ancak hocasının sözü onu bir kat daha şaşırttı. 'Evlâdım Mahmud bu su ne kadar ısınmış böyle. Bunu normal ateş ile ısıtmayıp, gönül ateşi ile ısıtmışsın. Bu hâl artık senin hizmetinin tamam olduğunu gösteriyor.'

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Aziz Mahmud Hüdayi