Artık nefes alamıyordum. Yaşadığım dünya ve getirdiği gerçeklerin elle tutulur bir yanı olmadığını gördükçe; kendi içsel dünyamın içine sürüklenişimi izliyordum. Nasıl bir gerçeğe dönmeliydim yönümü ve kurtuluş hangi mevsimlerin yasını tutuyordu. Böylesine boğulmuşluk hissi, kendimi tanımadığım yabancı kelimelerle süslü yazdıklarımın içine yuvarlandıkça; kurgusal düşlerimin hiç adil olmayan gerçeğe dönüşlerini görüyordum.
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta