Dilek ağacı (hikaye) Şiiri - Chn Taş

Chn Taş
92

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Dilek ağacı (hikaye)

Bir zamanlar, küçük bir kasabada, Rojin adında genç bir kız yaşarmış. Her sabah, gün doğmadan önce kasabanın dışında, büyük ve yaşlı bir Dilek Ağacı’nın altına gidermiş. Rojin, ağacın altında sessizce oturur, dilekler tutar, hayaller kurarmış. Kasaba halkı ona “zamanı kaybeden kız” derlermiş çünkü o, saatlerce orada hiçbir şey yapmadan otururmuş. Ama Rojin için zaman, hızla geçmekte olan bir şey değil, düşüncelerinin ve dileklerinin bir parçasıymış.
Rojin’in en büyük dileği, kasabada tanıdığı Cihan ile evlenmekti. Ama bunu kimseye söylememiş, çünkü bu dilek çok özel, çok derindi. Onun için sadece Dilek Ağacı'na fısıldadığı bir sırrıydı. Her sabah oraya gelip, bir gün dileği gerçek olur mu diye hayal kurarmış.
Bir gün, kasabaya Cihan adında bir genç gelir. Rojin’i her sabah Dilek Ağacı’nın altında otururken fark eder ve ona yaklaşmaya karar verir. Cihan, kasabaya yeni geldiği için çok fazla insan tanımıyordur. Fakat, Rojin’in içinde taşıdığı huzuru fark etmiş, onu merak etmeye başlamıştır. Bir sabah cesaretini toplayarak Rojin’in yanına gelir.
“Merhaba, Rojin,” der Cihan, gülümseyerek. “Her sabah buraya geliyorsun. Neden burada oturup yalnız kalıyorsun?”
Rojin, biraz şaşkın ama bir o kadar da nazik bir şekilde, Cihan’a bakar. İçinde hissettiği huzuru, kalbinde büyüyen duyguları anlatmak ister. Ama bir yandan da dileğini korumak, kimseye söylememek ister. Sadece Dilek Ağacı’na bırakmıştır bu dileğini. Cihan, ona bakarken bir şeyler fark eder ama ne olduğunu anlayamaz.
“Ben de buraya her sabah gelir, dileklerimi tutarım,” der Cihan. “Dileklerin gerçek olur mu, hiç düşündün mü?”
Rojin biraz içini dökse de, en büyük dileğini dile getirmekten çekinir. Ama Cihan’ın gözlerindeki samimiyet ona cesaret verir.
Bir gün, kasabaya yeni bir kız gelir. Adı Selin’dir. Selin, güzelliğiyle dikkat çeker ve herkesin ilgisini çeker. Fakat, Rojin’in ve Cihan’ın birbirlerine duyduğu özel ilgiyi fark etmiştir ve bu durum onu rahatsız eder. Selin, Cihan’ın Rojin’le bir şeyler hissettiğini hemen anlamıştır ve bu durumu engellemeye karar verir.
Selin, bir sabah Dilek Ağacı’nın altında Cihan’ı bulur ve ona yaklaşır. Gözlerinde bir hüzün vardır, ama bu hüzün, bir yaman planın başlangıcıdır.
“Cihan,” der Selin, “Rojin hakkında dikkatli olmalısın. O kız, sana zarar verebilir. Onun yanında olman, seni kasabanın gözünde yalnızca bir 'hayalci' yapar.”
Cihan, şaşkın bir şekilde Selin’e bakar. Ama Selin'in sözleri, kafasında bir soru işareti bırakır. “Ne demek istiyorsun?”
Selin, bir adım daha yaklaşır ve daha da hırsla devam eder. “Rojin, her zaman yalnızdır. O kadar içine kapanmış ki, sadece kendi dünyasında yaşar. Seninle ilgileniyor gibi görünüyor ama onunla birlikte olmak seni sadece zaman kaybına sokar. Onun dilekleri gerçeğe dönüşemez.”
Selin’in söyledikleri, Cihan’ın kafasında şüpheler uyandırır. Ama aynı zamanda, Rojin’e olan ilgisi de gitgide artmaktadır. Fakat, Selin’in söylediklerini hafife alamaz. Bir süre sonra, Cihan’ın içinde bir kararsızlık oluşur.
Rojin, Cihan’ın her sabah yanına gelmesinden mutludur. Fakat bir sabah, Cihan ona yaklaşmaz. Huzursuz olur, çünkü Cihan’ın farklı davrandığını fark eder. Kalbi hızla atar, acaba bir şeyler mi yanlış gitmiştir?
O sabah, Cihan, Dilek Ağacı'nın altına gelir ve sessizce Rojin’in yanına oturur. Rojin, bir an gözlerinin içine bakar. İçindeki dileği, her zamankinden daha güçlü hisseder. Ancak, Cihan bir şeyler söylemeden, başını eğip, “Rojin, bir şey konuşmamız lazım,” der.
Cihan’ın bu sözleri, Rojin’i şüpheye düşürür. “Ne oldu?” diye sorar.
“Ben... seninle ilgili bazı şeyler duydum,” der Cihan, biraz zorlanarak. “Selin bana, senin dileklerinin gerçeğe dönüşmeyeceğini söyledi. O yüzden belki de seni üzmek istemem. Belki de... birlikte olmamalıyız.”
Rojin, Cihan’ın söylediklerini duyduğunda, kalbi kırılır. İçinde sakladığı dilek, Cihan’ın şüpheleriyle yaralanmıştır. Ama Rojin, bir anda içinde bir güç hisseder. O anda, Dilek Ağacı ona bir şeyler fısıldar. Zaman kaybolmaz, dilekler gerçeğe dönüşür, yeter ki kalbinizdeki gerçek dileği savunun.
Rojin, derin bir nefes alır ve Cihan’a yaklaşır. “Cihan, benim en büyük dileğim seninle evlenmekti,” der, gözlerinden yaşlar süzülecek gibi olur ama kararlı bir şekilde. “Ama dileklerimizi savunmalıyız, her şeyin başlangıcı burada.”
Cihan, Rojin’in sözlerinden etkilenir. “Ben de... Ben de seni seviyorum Rojin,” der. “Ve senin dileğin, benim dileğimle birleşti.”
O anda, Dilek Ağacı'nın yaprakları dans eder, rüzgar hafifçe eser ve zaman bir anlığına durur. Cihan ve Rojin, birbirlerinin gözlerine bakarak, dileklerinin gerçeğe dönüşmeye başladığını hissederler.
Selin, kasabayı terk ettiğinde, zamanla anlar ki, gerçek dilekler sadece kalpten gelenlerdir ve birinin sevgi dolu dileği, diğerinin de dileğini gerçeğe dönüştürebilir.
Ve Rojin ile Cihan, Dilek Ağacı’nın altında, hayallerini ve dileklerini birlikte savunarak, hayatlarının geri kalanını mutlu bir şekilde yaşarlar.

Chn Taş
Kayıt Tarihi : 13.3.2025 10:33:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!