Garip ellere yazılmış kader
Alın yazıma hükmetmiş
Mekân kurduğum narına yar olduğum
Yabancısı değilim kapıldığımda seline
Sürüklenen gümbürtüsünde kabaran
Yurdumun vadilerine aşinalığımın
Ovalarına düş eren yeşeren servin.
Rüzgârın tufanların kışı boranların
Prangası duygularımın yağmuru
Parlat yıldırımlarını fırlat!
Kazınsın hasadı düşsün harmanın tohumu
Düşeyim yıldızlarından kalbine tek
Taç takayım.
Adandım denizlerin ilmine yunus
Taşkın girdaplarında boğuldum
Serildi bedenim çarşafı maviliğine arzuların
Dirilişin destanını şiirini yazdım
Henüz… Çıkmamıştı adım ozana.
Uzadı zamanlar kalplerin tedirginliğinde
Gonca gülü besler büyütür gibi aktı
Sürüldü rüzgâra buhurdanlığı kokusu leylak saçların
Nefesim sonsuz ilham
Tek kutsadığım yüce aşk!
İksiri kalbim şifası ecem.
Bir dervişin sabrıydı galibe çalan zamana
İflahsız aşkın dermanı kavuşmaktı sana.
Boy verdik ikimizde serpildik
Berrak bulutların gezindiği derin gökler altında
Kaç kez oğul verdi bal verdi kaç kez!
Çiçek açtı ruhumuzdan
Arı ar bildik.
Doğanın senfonisini sakinliğinden tanıdım
Kümeleşerek ham hal olurdu sevda…
Ulu bir ağaç kovuğu altında ezgisi yaprakların
Bozardı ritmini dallarından kanatlanan kuşlar
Titreyen bakışlarımıza düşerdi sukutu ezber.
Allı buğusuna banmış bezenmiş gözlerin
Taze ekmek kokusu ilhamıdır hoşluğun
Destanı ozana yazdıran aşk.
Müslüm Bayram
Kayıt Tarihi : 13.2.2024 15:17:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!