Deniz Üstünde Ateş İzleri...

Dostuma zindan
Aşkıma yüreğimin en izbe yeri düştü
şimdi
karanlıklardalar her ikisi
İkiside denizlere sevdalıydı
ateş izleri kaldı denizlerde...

Bir dost

Giderek derinleşen denizlerdik
dizlerimize kadar ateşten izlerdik
yürüdük düşlerin kollarına
yasak ülkenin ikliminde
sınarları zorladık
suya güldük
güne güldük
kimsesizliğini sahiplendik şafak vaktinin
şarabımızı da alarak yanımıza
ölümse ölüm
savaşsa savaş...

Anımsarım dün gibi değil
o küçük köyde
köye sığmayan
köy evini
şimdi gibi
çocuklarla şakalaştık
yelkenlerin rüzgar çalışını
ütopyalarımızın bereketli damarını
loş bir odada anlattık
o çocuklara
o kadınlara
o adamlara
o yarını kuracak hayatlara
kumdan kaleleri
yalandan süzülen günleri
ihanetin zulümkar ebesini
gülerek,dinleyerek...

Bilmediğimiz topraklardı düşlerimiz
gece burda konaklanacaktı
biraz mehtap toplanacaktı
inançlar ekilecek
yaşayandan öğrenilecekti

Ateşi ateşle yaktık
gençlerin sözünü kestik
Güneşe çentik atıp
bir tutum kaptık

Şimdi gözlerin zindan karanlıklarında
yüreğin benimle Ege ye dökülüyor...
-F- tipine Güneş girmez bilirim...

Bir aşk

Hiç erişilmez sanılan dağ
atmıştı kendini ayaklarımızın altına
solgun güller
ansızın açı vermişti(acı da verdi)
o bahar
yüreğimize saplanmıştı
ikimize saplanmıştı(benim ki biraz daha derine)
tedirgindik
pusaların ortasına bıraktık kendimizi
isteyerek yoldan çıkardık aklımızı
yollarına düştük aşkın
yollarına döküldük aşkın
halen saçılıyor
dağılıyor
dökülüyorum
o yollarda,o yollara...

Bir çift el tuttum
bir filmin orta yerinde
saçlarını öperek büyüttüm
acıların
yüreğime doladım kızıllığını
her omzunu görüşte
barikatların önüne sıçradım
kurşunlara ıslık çaldım
kentin işlek caddelerinde
en olmadık saatlerinde
bildiriler taşıdım
sonra o sustu
ben sustum
dağda kırlangıç
denizde çipura
elleri konuştu bir tek
bir de yasadışı bildirileri aşkın

Bir çift el tuttum
dikenleri parmaklarımda halen...

Kent sabahlarını ellerimle boğdum
bütün akşamların hüznünde
gecede doğdum
aşkın kucağına bıraktım kendimi
özgür olmak için
tutsak oldum...

Yoksun
yoksul
ve akvaryumda ki balık olmayalım
ay da bir keramet varsa
yıldızda ışık
maviliğini orda bulacağız aşkın
ne çıkar bir eksilsek kent yollarından
bir adım çoğalırız deniz üstünde...

Bir dost (anlatılmaz)
ve bir aşk (yaşanılmaz yasaklığından)
kayıp gitti parmaklarımın arasından
kaldı,her denizde ateşlerinin izleri...