Sen O'sun
O'sun sen
Yangınım rüzgarım olsun söndürsün beni
Gecem aydın olsun, ışıldasın
'Günaydın' derken bu sabah
Yüzümde tatlı bir tebessüm
Ölmüş bir insanı kimse geri getiremez
Yok olmuş bir ulusu da
Herşeye rağmen, nefes alıyorsak hala yaşıyor
Vatan toprağındaysak hala varız
Ümitsizlik azmimizi yenemez
Kalleşliğin gücü sadece bir oyun
Artık bıçak kemiğe dayandı!
Tutsak ruhum öfkeli bedenime direnemiyor...
Haykırışlar, inlemeler, feryadlar, isyanlar bitti.
Şimdi devrim zamanı...
Sahte devrim nutukları tükendi,
Ellerinden akıp gidiyor zaman dostum, ellerinden akıyor...
Tutamıyorsun onu, sadece çaresizce seyirci kalıyorsun...
Geriye bakıp yaptıklarını ve yapamadıklarını sayıyorsun belki ama
Onu asla değiştiremiyorsun...
Fotoğraflarında ve kalbinde hapsettiğini sansan da kendini avutuyorsun
Bilmediğim bir ses duyuyorum son zamanlarda
Sanki seninleymişim gibi...
Esen bir rüzgar gibi,
fısıldıyor yavaş yavaş sonsuzluktan, en derinden...
Kulaklarımı tıkıyorum duymamak için,
Sevmek, bir tutkudur ansızın beliren
İnsanın içinde bir uğultudur inleyen
Bazen sonsuzluğa,
bazen zamana yapılan bir baş kaldırıdırıdır...
Sevmek, hiç görmediğin bir insanı
Bir şiir yazsam
İçinde aşk olsa
Okusam meydanda
Tüm insanlara
Ne kadar severler değil mi?
Gün bugün olalı, isterim beyazdan
Hepsinden bir tutam, az da olsa, beyazdan...
Zaman olur da sözü geçerse, bahsedelim beyazdan
Bu kadar zifiriyse de, biraz beyazdan...
Bozdum kafayı, sürekli beyazdan...
Sessizliğin ötesinde bir yankının içindeyim...
Orada kendimi ve seni bulmaya çalışıyorum
Tüm zamanlar benim zamanım, tüm saatler benim
Herşey senin istediğin gibi; zaman yok, mekan yok...
Işığı görmeyeli yıllar oldu, bu diyarda
Çulsuz bir deli
İşin Ehli bir seyis de
Boş gezen bir serseri de olsan
Düşündür, düşündür koyunları
Aklını hissedemesen de
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!