İçimde bir hicret hissi var dayı,
Buhar olup gitsem burdan diyorum.
Yurduma sessizce edip vedayı,
Masal olup yitsem burdan diyorum.
Tebdil-i mekânda, ferah yok yeğen,
Derya suyu semâ başından gelir,
Bir sen misin kadre boynunu eğen?
Felek gölgen gibi peşinden gelir.
Şizofren bir vaka, sardı halkımı
Akıl hastanesi, yurdum be dayı,
Sebebi müsebbip, yiyor salkımı,
Çakal pastanesi, adeta dayı.
Kim hayır gördü ki, haram beleşte?
Hele biraz bekle sabreyle yeğen,
Gemiler su aldı fare telaşta,
Sermaye kediye yüklendi yeğen,
Aheste aheste, gelir şeriat,
Maznunla doluyor, kodesler dayı,
Sıkıysa eyleme insana biat,
Masum hapsanesi, yurdum be dayı.
Emperyalist sarsa, başa zilleti,
Kutup kutup olmaz, yurdum milleti,
Kolay defederiz, biz bu zilleti,
Sönmez meşalesi devletin yeğen.
Hem suçlu hem güçlü, bu nasıl bela?
Başı sıkışınca, verdirir sela,
Dindarı dönderdi, deist bir kula,
Dinler hastanesi, yurdum be dayı.
Halife dudakta, olsa da ferman,
Vezirin elinden, alınır kirman,
Vergiler vakıftan edilir virman,
Umut bankhanesi, batmaz be yeğen
Mademki diyorsun, halktadır çözüm.
Kul Figani der ki, dayıma sözüm,
Vazgeçtim hicretten, ey iki gözüm,
Bu can feda yurda, verdim be dayı.
Erdem Gümüş 2
Kayıt Tarihi : 13.4.2020 01:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!