uzun yorgunluklarım var sadece
ve;
kaç duvar dibinde çırpınan yalnızlığım
birazcık sarılmak istiyorum...
birazcık sevmek,
birazcık sevişmek...
masallar dinlemek dizlerinde
ve belki de ölmek sessizce...
çokca maviler sunmak istiyorum sana.
yüreğimin taa derinliklerinden
boğazın mavi gözleriyle bakıp
aitliğimi yaşamak istiyorum..
nefes alamıyorum...
özgür olamıyorum...
bağımlılığın alıkoyuyor beni..
dört bir yanımdan kuşattığın şehrin oluyorum..
ve,
düşüyorum...
kayıtsız şartsız
senin oluyorum...
dudağının kenarınından sızan ölümü
kızılcık şerbeti gibi içerken
güneşi çalıyorum gökyüzünden..
geceyi örtüp üzerimize
sana ait oluyorum...
haykırıyorum..
'' Çokca mavi, çokca sen! ''...
Kayıt Tarihi : 19.1.2011 10:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
O eski Demirperde ülkesinden
Bir duvarın güneşinde dinlenen
Masum bir serçe ürkekliğinde
Korulara doğru uçup gittiler zaten
O hayaller O düşler O ümitler
Şimdi gözlerimi görmek istersen eğer
Bir toz bulutuna dokun!
Kıpkızıl bir güneşe....
İçimde boy veren menekşeler
Birer birer öldüler
Kalakalan sarı güller....
Güzel şiirdi Gül Hanım... Sizin o güzel dizelerinizin altında sönük kalsalar da yürek kırıntılarım bu kelimeler...
Yüreğinize sağlık....
mavi unutulmazz
gerisi hiçbir iklime sığmayan bir cehennem mavisi !
TÜM YORUMLAR (13)