Kolay değil kardaş çobanlık zordur
Hergün dağ taş dolaşacaksın mecbur
Bakırdan dökülür gibi yağdımı yağmur
Ayaktan ayakkabıyı çeker alır çamur
Sabahın köründe erkenden uyan
Güneşin altında yan zemheride yan
Gizli sevdaya tutulursun ona da yan
Sürüden başkası olmaz sesini duyan
Yürürsün patika yollardan düşe kalka
Toprağa toza bulanır üstündeki hırka
Karın doyurmak kolay mı dağda kırda
Çaresiz boynun eğersin dönen çarka
Üştün başın dağınık elde ayakta nasır
Ağılda uzanacak yerin ise çul ile hasır
Ömrün çobanlıkla geçsede yarım asır
Yinede kahır etme vardır bunda bir sır
Enver Bilgiç - #çobanlık
Enver BilgiçKayıt Tarihi : 2.9.2020 00:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ziyana kaçan sürüleri çevirmek için çılgınca koşarken bilmeden yassı taşların ucuna bastığımda taşın diğer ucu taak diye vay vay kemime vurur, ister istemez tek ayak üstünde seke seke devam eder veya toprağa oturup ufuldanarak acısının dinmesini beklerdim. Eğer yanımda birisi var ise acıya rağmen zoraki gülümseyip, "Acımadı ki derdim"!.. Bir süre sonra ıslık çalar, adını bilmediğim sonunu getiremediğim yarım yamalak sevda türküleri söylerdim. Hayallerim gizli sevdalarım vardı, Sevdamı agaçlara kuşlara kır çiçeklerine söyler mağara duvarlarına kazırdım. Kendi kendime konuşur ortalığa veya sürüye nara atar, sesime dereler karşılık verirdi. İşte o zaman daha çok daha da çok bağırırdım. Köpeklerle yarışır, oynaşır, onlarla konuşur. Kuzulara oğlaklara isimler takardım. Ağaçlara tırmanıp yüksek ve ince dallarında oynar kimi zaman da düşerdim. Eşekten düşmelerin sayısını bile saymazdım. Derelerden veya küçük çalıların üstünden uzun ve yüksek atlamalar yapar, çok uzaklara düzgün ve uz taş atardım. Çomak elimde bir mızraktı sanki. Koca koca taşları kaldırır yuvarlardım. Toz toprak içinde, ot samanla karışık ağaç gölgelerinde ve kuytularında dinlenirdim. Taşlar, kayalar köstebek kubbeleri oturaktı bana. Bazende yemyeşil çimlere uzanır yatardım. Kepeneğim evim, ay ve yıldızlar ışığımdı benim. Buram buram ıtır kokan her mevsim açan çiçeklerim ve gerçekleşmesi imkansız aşklarım vardı. Öylesine inadına doğaldım. Koyun keçi çanları, kuzuların oğlakların meleşmesi, rüzgarın yağmurun sesi, yaprakların hışırtısı, suların şırıltısı ve kuşların cıvıltısı dinlediğim en güzel kusursuz müzik ezgileriydi. Tabiat Anadaki tüm can lar seyircimdi sanki. Meğerse ben o yıllarda bilmeden olimpiyatları Yaşamışım. Kimbilir kayıda geçmeyen sayısız rekorlarım vardır. Herkesin hayallerinin gerçek olması dileğiyle, Selam ve saygılarımla.../ Enver Bilgiç #çoban
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!