1984-şu an yaşıyor
Böyle içten seslenmeyecek sana hiç kimse
Sevgilerimle gelmiştim kimsesizce
Yüreğimi sermiştim sebepsizce
Sense gururumla oynadın hissizce
Çiğnedikçe yüreğimi timsah gözyaşını akıtacaksın sessizce
Akıtacaksın sessizce
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Şiirinizde ki anlam ve içerik güzeldi severek okuduğum şiirlerden biriydi, sizi gönülden kutlarım. Bilal Esen.
hüzünlü olduğu kadar sevgi dolu bir yüreğin dokunuşları, yüreğinize sağlık. sevgi ve selamlarımla.
Anlaşılır, içten, samimi, akıcı bir çalışma olmuş. Tebrik ediyor ve tam puanımla da kutluyorum.
Böyle içten seslenmeyecek sana hiç kimse
Sevgilerimle gelmiştim kimsesizce
Yüreğimi sermiştim sebepsizce
Sense gururumla oynadın hissizce
Çiğnedikçe yüreğimi timsah gözyaşını akıtacaksın sessizce
Akıtacaksın sessizce
Böyle masum sevda gelmeyecek dünyaya
Aşkla bakan gözlerimi göremeyeceksin kainatta
Söyle kim ağlar senin için geceleri karanlıkta
Işıksız kaldım bu aşkta karanlığım güneşin aydınlığında
Çiğnedikçe yüreğimi batacaksın bu karanlığa
Batacaksın bu karanlığa
* * *
Gerçek seven az olsun ilgi ve alakasını görür...
İçimden geçen serzenişlerdi...Sevgiler Ülkücüm +
Yalakalık yapmıyorsun
Ters yollara sapmıyorsun
Hırsızlardan korkmuyorsun
Yürekli mert şairsin sen
Daldan dala konmuyorsun
Aşka mezar kazmıyorsun
Faso fiso yazmıyorsun
Yürekli mert şairsin sen
Ahde vefa kokuyorsun
Sevgi saygı soluyorsun
Gönülleri okşuyorsun
Yürekli mert şairsin sen
Yazdıkların okunuyor
Hortumcuya dokunuyor
Bölücüyü korkutuyor
Yürekli mert şairsin sen
Ermeni’yi övmüyorsun
Kalemini bükmüyorsun
Tehditlerden ürkmüyorsun
Yürekli mert şairsin sen
Söylemlerin çelişmiyor
Dik duruşun değişmiyor
Korku sana yetişmiyor
Yürekli mert şairsin sen
(16.03.2010)
bana yazma şevki veren
temiz sıcak görüşlerin için
teşekkür ederim ÜLKÜ hanım
Şiirlerimi listendede görmek isterim
Duygular hisler ve anlatımlar su gibi.
Kutluyorum ve
başarılarınızın devamını diliyorum.
Selam ve saygılarımla.
Yürekten kutluyorum kardeşim başarıların daim olsun...Konya'dan kucak dolusu selamlar....
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta