sis duvarına,
çamura,
zifiri karanlığa değil,
yağmura,
ak suya,
sudan aynalara,
ey toprağımın demi,
rüzgarın nefesi,
sizdeyim.
güz kokusunu var eden,
ey dağların,
her gidişe dönüş,
her düşüşe el,
her ağlayışa mendil,
karanlığa kandil.
çamura kürek,
öyle uzaktasın ki,
çok baharlar geçti,
sensiz ve çiçeksiz.
öyle uzaktasın ki,
ne kışlar geçti karsız.
öyle uzaktasın ki,
ve toprağa düşmüş bedene,
"öz" veda ediyordu,
gün batımı eşliğinde.
ve "öz" bedenden,
sessizce uzaklaştı.
geleceğimizdeki,
belki de yalnızlığın adıdır,
uçsuz bucaksız ovada,
tek ağaç kalmak...
belki de yalnızlığın adıdır,
uçsuz bucaksız okyanusta,
bir yol vardı, derin vadinin tepesine tırmanan.
bir yol vardı, çisede parlayan otların mevsimine.
bir yol vardı, gecenin karanlığından geçen.
bir yol vardı, başka yollara uzayıp giden.
sana bir başka yol da vardı, kavuşturan.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!