Bir tez konusuydu gözlerin...
Üniversiteli bir heyecanla sevmiştim seni.
Bir sözlüğe sakladım adının anlamını
ve bildiğim ne varsa sana dair,
Kapadım, okumuyorum kitaplarını.
Kırgın iki güverciniz biz.
Sen biraz daha kızgın.
Kalplerimizde yorulmuş ayak izleri.
Sevenlerde olduğu gibi.
Ben biraz daha sevdalı.
Onlar iki sevdalı,
kelepçeyle bağlı.
Simsiyah bedeninde dolanır kadının efkarı.
Yıldızlardan bir tüle benzer,
uzansan tutacakmışsın gibi saçları.
Bir yaprak üşürmüş
her damla gözyaşında,
Koca bir çınarı devirmişim oysa...
Bilmiyordum...
Ben sana her gelişimde
Beni terk et....
Tırnaklarımdan başla koparmaya.
Saçlarımı kazı,
Dişlerimi,
sök.
Sana ait her yerimi.
Kolkola girmiş, arsız
iki kızkardeş gibi dolaşıyorlar;
öfke ve aşk.
En çok da bu şehri
seçiyorlar.
Allahsız aşk...
Nasıl kayıp gittin pantalonumun
yırtık cebinden sessizce..
gündüz gözüyle hem de.
Utanmadan öylece...
Burası...
işte bırakmaya korktuğun
kainatın muhteşem fuarı.
Büyük oyun salonu.
Büyük yalanların ipsiz
Demek ki kusursuz
bir yalanmış sevgimiz.
Yıllar ağlarmış da,
kaçırmışız saklandığımız köşeden.
Kendimizden kaçarken
Ağlayan bir kadınının
gözlerindedir dünya.
Ya da masum
bir çocuğun.
Acıtır...
bir sel gibi sürükler
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!