Göçmen kuşlar sürgündedir yurdundan
Ömür dediğin çay bardağı mesafesi
Kelebek konsa utanır
Dem tutmamış
Kar yağar ince
Gece daha beyaz şimdi
Yağmur olup yağsam öylesine
Güneş olup açsam öylesine
Oysa şöyle bakmak gerekir
Gökkuşağı bunun neresinde
Bal olsam kovanda öylesine
Aglayınız çürüyene kadar
Beklemeyin nehirlerde yıkanmayı
Su aynı akmayacak nasıl olsa
Çürümüş hava
Çürük domates
Çürük Sevgi
Bakidir gökkubede herşey
Öncekilerin sesi dolaşır
Peronda durdu tren
Peron kalabalık
Herkes yabancı /uzak
Sus dalından ayrılmış
öyle bir öylesin ki
bırakmıyorsun dolu dolu
sana ??????????????
afiyet olsun...
gül kokuyorsun
şiddetli ve hırçın kokuyorsun
güne küsmeyensin ama
olmaz anındasın gecenin
sebepsiz bir ayrılık telaşındasın
bedenime sığmıyorsun
Senden söz edeceğim
Nasıl bir hüzün gözbebeginin içinde ki dokunsam
Mısra mısra dökülecek
Karanlık kalabalıklar kapımızda
Yakın bir gelecek bekliyor bizi
Ne olur ağlama
Bak şu an seni kıskandı dost
Seni anlattım
Nasıl anlattıysam..
ben seni farkettiğim an sen habersiz aktın dicle gibi
ben seni istedim sense korktun/ güneşten yanmıştın
ezberin bozulsun istedim/ güvenli yer aradın serçe misali
ve buluştuk gece örttü tüm günahlarımızı/ ikimizin bildiği
bundan sonrası kırkikindi yağmuru isteyene
cesaret her sabah açabilen oyun çocuğu dur
Sokağı severim
Yanımda olanlarla
Lamba altında
Meyhaneye girmeye gerek yok
Oyun çocuğunu severim
İzlemeye gerek yok
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!