aldatıcı bir esenlikle eser rüzgar
aldanırsın serinliğine
yüreğin böylesine yanarken
dilinde kurur sözcükler susarsın
rüzgarı sesini dinlersin
dinmeyen öfkeni kamçılar gibi vurur
seher yeli
sonbahar güneşi
senle kalmak sabaha
günaydın demek sana
sonrası huzur yatağımdan kalkıp
sana yetişmek
duş yap düşüncelerine
yarına ne kaldı şunun şurasında
temizlen öfkeden,kinden,
umut yetişir sabaha.
şimdi biz yalnızız
bir var oluşun
yok olmasıyla yüzyüze kalmış
yeryüzünün nazlı kızı
molozların arasında
yaşamı unutmuş
susmak hiç bir şeyi değiştirmez
sadece kendini kandırırsın
çünkü zaman senden daha akıllı
sussanda susmasanda
o akıp gidiyor hep ileri doğru
anda zamanı yakalamak kimin haddine
ah sen yine sen hep sen bende olmayan ne varsa sen, senden bana biraz ödünç ver desem
bir huzur bulsa yüreğim
tutkularım esir düşse,
arzularım biti verse,
sevmeyi bilsem, teslim olmayı ,
hiçlikte bulsam kendimi
seni sevmek yoruyor bazen beni
güç oluyor anlamak
takatsız kalıyor kolllarım
seni sevmek
yedi başlı ejderhayla savaşmak gibi
Seni sevmek,
çakıllı taşlarla döşenmiş bir sokakta yürümek gibiydi.
Bizim oralar o zaman varoştu.
Evin bacaları kükürt saçardı.
Bir de yağmur yağması bir yana,
sırıl sıklam, per perişan bir çamur!
ruhumun derinlerinde
tüm hücrelerimde
sensizlikle imtihan olurcasına
sürükleniyorum bilinmeze
beklenmedik yolculuk
sensizde geçer gider zannettim
zaman...
bu boşluk
bu hiçlik
bu kahrolası yalnızlık
oysa nereye baksam sen olmuşken
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!