/Duvarın üstünde iki kedi. Biri uyurken diğeri önce güneşe bakıp sonra yumuyor gözlerini. Ben de öyle yaparım ne zaman güneşe baksam. Bir anlık dahi olsa hemen yumarım gözlerimi. İçime dolan güneş ışıkları içimde kalsın, yüreğimi sarsın, ısıtsın, dışarı kaçmasın …………………../
ardımda dünleri yakılmış bir köy duruyor, yarınları bilinmeze saklanmış
ben boş peronundayım istasyonun, rayları hiç tanımadığım otlar sarmış
gelmeyecek treni beklerken gözlerim, yazdığım her şiire ayrı ağlıyorum
içimden istim buharlarını boşaltırken sanki daha çok karaya vuruyorum
derken bir silah namlusundan yükselen, kanat sesi doluyor kulaklarıma
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
'anlatmadılar bana yaşamda yokuşsuz yolların sadece denizler olduğunu.'ne güzel ifadeler bunlar.kutlarım
yeşil yaprakla ikimiz bir dereye kendimizi bırakıyoruz
ve açık denizlere doğru sırtüstü yüzüyoruz.
Her satırı,her parağrafı ayrı bir güzellikte sanki masal dünyası gibi.
Tebrikler.
BİR MASALDAYIM SANKİ OKURKEN ÜSTADIN GÜZEL ŞİİRİNİ
KALEMİNİZ VE GÖNLÜNÜZ SUSMASIN
SAYGILAR
BİTİP TÜKENMEYEN UMUT YAZAN KALEME 10P.
umutlarımız çocuklarımız yarınlarımız..yine akıp gitti kelime hazinenizden duygular kaleme..tebrikler
yine masal tadında...düşleri süsleyen güzellikler...
en mavisinden denizi çizen bir tablo...masum yüreklerin karadan engin denizlere seferleri...
bu günün hayatı yaşanmaz kılan çirkinliklerine karşın....heybelerinde güzelliklerin düşleri ve umutları olan çocuklar....
yine harika dizeler
kaleminiz susmasın
saygılarımla
ardımda dünleri yakılmış bir köy duruyor, yarınları bilinmeze saklanmış
ben boş peronundayım istasyonun, rayları hiç tanımadığım otlar sarmış
gelmeyecek treni beklerken gözlerim, yazdığım her şiire ayrı ağlıyorum
içimden istim buharlarını boşaltırken sanki daha çok karaya vuruyorum
derken bir silah namlusundan yükselen, kanat sesi doluyor kulaklarıma
ölümden kaçıp barışa koşan bir güvercin, gelip konuyor kedilerin arasına
karakalem resimlerin bütün dalları çiçeklenmeye başlıyor, işte ne güzel
bir çocuk kan yerine boyalı parmağını sürüyor yüzüne, bu daha da güzel..
kedilere ve güvercine o çocukla beraber el sallıyoruz
ve koşar adımlarla ağaçlara doğru gidiyoruz.
Ve sonra diyorsunuz ki:
bir çocuk, bin çocuk, milyon olup kanat takıp uçuyoruz
güneşe bakıp bir an, gözlerimizi yumuyoruz.
Ne kadar güzel...Elbet milyon değil ama yüzlerce hatta bini aşkın çocuk geçti elimden, yüreğimden.Keşke o gün onlarla yaşadığımız o zor dünler bu günlerin bedeli olabilseydi.Kalmasaydı bu günün ve yarının çocuklarına kara , zor ve utanılacak hiç bir şey, insanlık adına..
Naime ÖZEREN
'...kolay olmadı çocuk yüreğimle, çizmek deniz resmini...'
kolay değil...
'düşünce denizine' düşünce, kolay değil dalgaları ile dalga geçmek... ama yaşamın ironisi dalga değil mi...bakalım hayatı 'yemek için yaşayanlar'(molier) ne yiyecekler....
saygı ve selam ile cevat bey,
mehmet şakir karataş
Bir yerden, bir şekilde ve bir zamanda mutlaka çıkıp gelirler, yere düşen, havaya uçan umutları toplayarak.
ZATEN BU DEĞİL MİDİR YAŞAMA AÇILAN EN GÜZEL PENCERE
KUTLARIM ÇALIŞMANIZI
SAGIYLA
FATMA HATUN ESEN
Melekler..Ne güzel yaraşmış şiirin toplanan umutlarına..Sanki sihirli sopalarını değdirmişler şiirin aralarına ve umutları dağıtmışlar cansıkıntılarının üzerlerine...
Kolay olmadı çocuk olup umutları muhafaza etmek...O zaman kolay gibi görünsede şimdi baktığımızda ne zor diyebiliyoruz..Sakladığımız çocuk yanımızı mutlaka ortaya çıkarıp yardım ediyoruz umutlarımız..Milyon kanatlarımızdan biriyle....Bazen gökyüzünde yüzüp, açık denizlerde uçarak.......Çok güzeldi sevgili şair....
Bu şiir ile ilgili 90 tane yorum bulunmakta