Beni vatanıma götürün,
Toprağımı özledim.
Beni vatanıma götürün,
Kış gününde kardeş sıcağını özledim.
Beni vatanıma götürün,
Gurbet elde büyüdüm ben,
Sevgiden,arkadaştan yoksun.
Bunu bilemezsin sen,
Hiç yanımda yoktun...
Gurbet elde büyüdüm ben;
Gurbet kokusu var sokaklarda.
Yabancı şehirlerde,bambaşka illerde..
Gurbet kokusu var odamda,
Dört duvarımda ve yastığımda.
Gurbet kousu var havada,
Gezdiğim yerlerde,çektiğim dertlerde;
Yeni yıl geldi,
Kız kaçıranlar ateşlendi.
Hava soğuk,bahçede esen yeldi.
Asıl beceri bu havada yeni yıla girmekti.
Yeni yıl geldi,
Kuyruklu yıldızlar,
Umutlarla kayarlar.
Dünya’ya düşer iken;
Bir dilek tutarlar...
Ay yıldızın renktaşı,
Hani çok seviyordun?
Hani uğruma ölürdün benim?
Hani bensiz yapamazdın?
Şimdi neden “Ayrılık” deyip,en önde sen gittin?
Neden bittin?
Ne kadar da zor sana “elveda” demek,
Ne kadar zor çekip gitmek!
Bütün anıları sineye çekmek,
Unutmak o güzel günleri..
Keşke,kalmak gibi bir şansım olsaydı,
Ölene kadar yanında kalabilseydim,
En güzel aşk imkânsız olandır.
İmkânsızlığını bile bile seversin.
Sonunda yanarsın,ağlarsın,
Herşey bir yalandır...
En güzel aşk uzakta olandır.
Dünya çocukların olsa;
Bir ağaç dikerdim gökyüzüne.
Dünya çocukların olsa;
O ağacı hayallerle süslerdim ömür boyunca...
Dünya çocukların olsa;
İlk görüşüm yaktı beni,
Çok özledim gül yüzünü.
Karşıma geçiyorsun ya;
Dünyalar benim oluyor sanki...
İlk gülüşün yaktı içimi,
Mükemmel,tebrikler...
Mükemmel,tebrikler...