İpin ucu kaçmış elden
Buna da has denilir mi
Tutulmaz hiç düşer dilden
Bana da kes denilir mi
Küçük öğüt der tutardı
Sonbaharın yaprağı buluşur toprakta
Hazan dökülür
Andıkça adını, ayrılık şarkısı dudakta
Hüzzam takılır
Duydunuz mu haberi baş sutundan verildi
Televizyon destekli şu bizdeki aydınlar
Dünyanın aklı şaştı fuarlara serildi
Jenerasyon meslekli şu bizdeki aydınlar
-
Altı üstü tam ayar hemen al sana uyar
Garip gönlüm hangi bağda ötersin
Sevda ateşiyle yanıp tütersin
Ellerin gülünü senin tutarsın
Seni yüce satan kıvancın mı var
Nasıl olmuş gelmiş nereden bitmiş
Unutmam ilk göz ağrım çocukluk aşkı bende
Ufkuma ışık veren Tan’ım ‘sın öğretmenim
Sevinçle doldu bağrım ilk okula gidende
Bilimi kucaklayan yanımsın öğretmenim
Kalem silgi kokusu ilkbaharın bir eşi
Hiç kimseler unutmamış beni!
Bakkal, kasap, manav,mahallenin bekçisi
Meyhaneci de tanıdı:
Hiç girmediğim kapısından görünce,
Selam verdi elinde içki şişesi.
Hayret ettim adımla hitap etti
Ağzımı açarsam acı söylerim
Gurbet eli bana sormayın canım
Sözümü seçersem nice söylerim
Gurbet eli bana sormayın canım
Bizi yaban ele satan utansın
Heccavı düzgün seyret öz uyaklar bir tarzdır
Hecesi özgün hayret söz ayaklar da farzdır
Densiz olunca gayret göz koyulan hep ırzdır
Dansöz oynar zil takar Hicivde olan gürzdür
*
Kelime cambazlığı değil bizim işimiz
Dinleyin erenler ibret halimi
Elleri baktırır benim günahım
Doğradım bindiğim sidret dalımı
Dilleri döktürür benim eyvahım
Nefsimin fısıltı belası bende
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!