Bütün Çaylar Şekerliydi Şiiri - Gülay Vural

Gülay Vural
15

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Bütün Çaylar Şekerliydi

-İstanbul yolcusu kalmasın!
İstemsizce gelen sıçramanın ardından,
Saate bakma isteği!
04.55 Otobüsten adımımı attığımda;
Gözlerim, yeni dağılmaya başlamış sisin,
Korkunç çekiciliği ile yanıyor.
Sanki yıllar olmuş denizi görmeyeli!
Genzimi hoş bir koku sarıyor…
Yanımdaki insanla birlikte oturacak bir yer arıyoruz. Ufak bir çay ocağına sığınıyoruz.
Dışarısı oldukça soğuk!
Ve yeni demlenmiş çayları yudumlamaya başlıyoruz. Gözlerimiz belirsizlikten yorgun gibi.
Netleşmemiş bir ayrılığın,
Yaralı bir zorunlu kopuşun tüm kötülüğü üzerimde.
Sen, kesin uyuyorsundur şimdi...
İrkildiğinde, nedensiz sarılacak birini bulamadan.
Belki uyandın ve nedenini bilmeden,
Beraber aldığımız bir sigara yaktın.
Sonra onu sonuna kadar içip, bir şeylere sövüp saydın. Yok, hayır!
Benimki sadece gidip gelen senli saplantılar. Aldırmamaya çalış.
Hem bilirsin bu saatler bana yaramıyor(!)
Gülümse!
Çay ocağı, yavaş yavaş dolmaya başlıyor.
Bütün tenler yorgun gibi.
Sahi, neyi anlatır bu gizli yüzler?
Garip bir incelemeye dalıyorum.
Bu arada, meraklı bakışlardan kurtulamıyorum.
Bir tek ben bir şeyler karalamaya çalışıyorum.
Ve çok çay, çok sigara içiyorum...
Birden bir karanfil fırlatıyorum gecenin içine!
Rengini bir tek sen görebiliyorsun!
Seni ona benzetiyorum.
O fırlatışın ardından gelen,
Kanıksanmış bir yaranın, umarsız dağlanması her yanım.
Sanki yüreğim kanıyor…
Kahretsin!
Bu hava, bu kadar hüzünlü görünmek zorunda mı?
Bu ışıkları sönmüş kentin,
Benden ne kadar haberi var?
Ya da deniz beni kucaklamaya hazır mı?
Yıllardır deniz görmenin sevincini,
Bu kadar hüzünlü yaşamamıştım…
Sabahın 05:30’u.
Köşeye ilişmiş şu ihtiyar simitçi.
Kim bilir kaç yıldır aynı devinimi yineliyor?
Ve benim gibi kaç insan,
Yüreğini geride bırakmanın verdiği yaralanmayla, O’nun ayrımına varıyor?
Öyle tatlı bir yüzü var ki!
Eminim burada olsaydın
Onunla konuşur simit alır yerdin.
(Sahi sen simit sever misin?)
Önemi yok! Ben aynı şeyi yapıyorum.
Yirmi yaşın,
Yıllar sonra gelen gecenin bu saatinde gülümseyişi! Lanet olsun! Gülümseyiş…
Sen bu kadar güzel gülmek zorunda mısın?
Birden senin duyabileceğin bir çığlık gibi,
Her yanımı, Pink Floyd’dan Time dinleme isteği sarıyor. Denizin bu kadar durgun oluşu beni ters etkiliyor. Çıldırmak gibi bir şey bu!
Bu deniz bugün,
Bu kadar durgun olmak zorunda değil!
Eminim ayağa kaldıracak tek şey; “Time”.
Ve öyle oluyor zaten.
Ne düşünüyorsun bilmiyorum.
Gezici bir sevdalının, saçmalığı benimki.
Bir de sana olan anlatımı zor… ...
Bütün çaylar şekerliydi…

Gülay Vural
Kayıt Tarihi : 10.12.2020 11:40:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Ömer Duru
    Ömer Duru

    Keşke Time yerine Leyla (n.ertaş) tercih etseydiniz. Daha kültürel olurdu.

    Şiir ve anlatım güzel
    Kutlarım

    Cevap Yaz
  • Mehmet Aluç
    Mehmet Aluç


    Karanlığı aydınlatmak için şiir yazmak ön yargıların irdelenmesi için çaba sarf etmek aydınlığa giden yolda yola çıkmak anlatmak adına ki başarınızın daim olması dileğimle güzel bir şiirdi selamlarımla.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

Gülay Vural