Burhan İşiyok 2 Şiirleri - Şair Burhan İ ...

faşist sömürü sistemleri
biz yoksul, ezilen, ötekilenenlere
yüzlerce kez zulüm ederek, sürerek,hor görerek küfür ediyorlar
biz de bir kere ağız dolusu küfür etmişiz diye tutukluyorlar
yahu hala sizden doksan dokuz alacağımız var

yağmurlu birgünde tanıdım onu
dalgalar arasına sıkışan kayaların dibine sığınmıştı
ürkek bir bakışı vardı
dalgalar kayalara çarptıkça ve rüzgar yüzüne vurdukça
o da ürkek bakışlarıyla yürek yaralıyordu
belli ki birilerinden saklanıyordu

Sen benim adresimsin
en zor anlarda sığındığım limanımsın
çayda kaşığım, şekerimsin
bakarken bakışım
daraldığımda sarıldığımsın
yani nefesimsin

tıpkı Amed gibisin sevgili
sana bakınca Amed hasretim diniyor
benim en azından senin gibi bir denizim var
aktıkça dökülüyorum
ve Dicle'yi masmavi bir deniz sayıyorum kendime

bir insanın ağzını bağlayıp nefes almasını engellemek gibidir
anadilini yasaklamak,
diğer bir deyişle,
bir ağacın büyümesini engellemek gibi bir şey,
bir ormanı yakıp yok etmek gibi,

açılmamış ansiklopedi gibidir bazı yaralarımız
içinde ne acılar,
ne hazineler saklı.

Arada bir çık gel unutulmasın yüzün
arada bir çık gel benim de gülsün yüzüm
sal kendini firara, sal kendini yollara
bu rotasını yitiren gönül de sevinsin
arada bir çık balkona sal gülüşlerini
azat et hislerini sürgünleri yaşatma

çaldı yine vapur tiz bir düdük
sahilde bir hatun yolladı öpücük
ve ardından bir buse
kaptan yanaştı sahile
yolcular daha inmeden kaptan inmişti bile

bana hep sorar dostlarım,
neden aşk şiirleri yazmıyorsun diye
oysa ben hep aşkı yazıyorum!
aşk kuru bir çınar yaprağını sevmek,
bir demet buğday başağını okşamaktır,
sonbaharın son günlerinde Gülhane Parkı’nda yürümek,

bahar gelmiyorsa, gelmesini beklemeyeceksin
baharı sen getireceksin dostum.
ama kolundan mı tutup getireceksin
ayağına mı kapanacaksın, gözlerinden mi çalacaksın,
ya da doruklarda mı sabahlayacaksın dostum