Kalem-i Şair-i Mutlak
Kendimi bildim bileli yazıyorum...
Yaksın beni kül etsin ateş
Yutsun beni dev dalgalar
Çeksin içine toprak beni
Ben bu acıya katlanamam
Acıdın bana
Zamanında
Olmazdı o zaman
Teselliden fazlası olmazdı
Şimdi gelirsen eğer farklı olur
Teselliden fazlası
Yapamıyorum , ağlayamıyorum
İçim yanıyor kahroluyorum
Ama ağlayamıyorum
Gözlerim görmesin gözyaşlarımı
Sımsıkı çaresizliğime sarılıyorum
Bizi bir araya getiremeyen
Geceler eskiden çok güzeldi
Çocukluğumda , gençliğimin en başında
Açardım radyoyu dinlerdim
Gecenin bir yarısı dört duvar arasında
Dertsiz tasasız ve gelecekten habersiz
Uyuyakalırdım öylece yer döşeğinde
Sen bakma bana
Ben acımı yaşarım bir köşede
Alışkınım zaten
Duvarlar üzerime üzerime gelmekte
Kendi kendime konuşurum ben
Daha önce de yaşamıştım
Camın arkasında ben
İzliyorum caddeden geçen arabaları
Etraf kapkaranlık , tek cadde aydınlık
Aynı ben gibi , her şeyden umudunu kesmiş
Ama sana olan sevgim gibi aydınlık
İmkânsızı başarmak mı istersin
O vakit gel beraber başaralım
Bir elin nesi iki elin sesi yok muydu zaten
Yoksa ben mi yanlış anlamıştım
Dökülüyordu gözlerimizden yaşlar
Ben çok kez yandım , bu sefer başkaydı
Çok insana aldandım, o zaman başkaydım
Her seferinde üzülür yeniden başlardım
Sen var ya sen , sen ise bir başkaydın
Nerede o eski bayramlar
Eski değil de ,
Çocukluğumuz da kalanlar
Dert tasa bilmediğimiz o anlar
Nerede o eski bayramlar
Sabahı beklerdik bir an önce olsun
Geleceğini söylesen
On değil yüz senede umutla beklerim
Bir şey söylemesende beklerim
Yitip giden ruhtaki bedende beklerim
Beklemekse beklerim




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!