Bulsam, bir sihirli anahtar bulsam,
Toprak kilidini açsam dünyanın,
Çözsem düğüm düğüm muammasını
Ölüm denen sonsuz, büyük rüyanın!
Gelse bahçe bahçe mevsimler dile,
Ağaçlar, çiçekler konuşsa biraz:
Dağların dorukları dumanlı olur
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
Devamını Oku
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
Bulsam, bir sihirli anahtar bulsam,
Toprak kilidini açsam dünyanın,
Çözsem düğüm düğüm muammasını
Ölüm denen sonsuz, büyük rüyanın!
Gelse bahçe bahçe mevsimler dile,
Ağaçlar, çiçekler konuşsa biraz:
Kimdir şu dallarda kızıl gülleri
Böyle alev alev yakan sihirbaz!
Muhteşem bir şiir.
Şairin ilk kıt'asındaki sihirli bir anahtar bularak dünyanın toprağındaki vehmi kilidi onunla açıp(kendisini ve kendisi gibi Kur'anın beyanlarına bigane yaşayanlara göre) bir muamma olan ölümün sırrını çözmeye niyetlenmesi, tıpkı Firavun'un Haman'a bir kule yaptırıp onun üstüne çıkarak alemlerin Rabbi olan Allah'ı görmek istemesine benziyor. Halbuki hayatın ve ölümün ne manaya geldiğini ve bunları kimin yaratıp bizleri onlarla kimin muhatap ettiğini Kur'an-ı Hakim yüzlerce ayetinde ve Resulullah-s.a.v.-,de onlarca hadisinde herkesin anlayacağı bir tarzda ve lisanda izah etmişlerdir.
2. kıt'adaki mısralardaki kiraz ve sihirbaz mevzusu da aynen öyle. İlim irfan sahibi bir şairin sihirbazların göz boyamalarını gerçek zannedip onlar hokus pokuslarına inanırken Kainatı ve kendisini yoktan var edip, yarattıklarını sonsuz ilmi, hikmeti ve kudretiyle idare edenin eşi benzeri olmayan Allah-c.c- olduğunu bilmemesi ya da bilmezden gelmesi, akla mantığa ziyan şeylerdir. Bunun manası, o dönemdeki aşırı batı hayranlığı neticesinde oluşan bir acayip kanaatin tesiriyle Kur'anı ve Peygamber-s.a.v-,i hafife alıp onların sarih beyanlarına iltifat etmemeleridir.
3. kıt'adaki manalar da, maalesef ve maalesef 1. ve 2. kıt'aların tıpkısının aynısı bir garabet arzetmektedir. Burada da ne yazık ki, Allah'ı yok saymak ve de ona ibadet edenlerin ettikleri duaların boşa gittiği anlatılmak istenmiştir. "Alnı eşiğinde beklenen" tek zat Allah'tır zira. Şair, burada-haşa- Allah'ın kendisine secde edenlere acıyıp merhamet etmediğini ve onlara insaflı davranıp, kendisinden her isteneni isteyenlere vermediğini ima etmiş. Yani dünyamızı ısıtan ve ışıtan güneşi inkar etmek gibi bir hamakat içerisine düşerek, Allah'ın kainatta ve dünyada yaşayan kullarına gösterdiği güneşten daha parlak şefkat ve merhamet hakikatini inkar etmiştir.
''Gelse bahçe bahçe mevsimler dile,
Ağaçlar, çiçekler konuşsa biraz:
Kimdir şu dallarda kızıl gülleri
Böyle alev alev yakan sihirbaz!''
Bu dörtlüğün son dizesine takılmayın; şair zaten yaratıcıyı kabul edip
hayranlık duyduğunu ifade ediyor.
Şiir olarak da fena değil 7 puan
Kainatın tılsımını açan yegane amil
İlahi kitaplardır. Fakat o kitaplar da
muammalar vardır. Evvela o anahtar
hükmündeki sırlar açılmalıdır ki kainatın
muamması çözülsün. Mesela beşer kelamı
gibi görünse de beşerin takati dışındadır.
insanların hepsi bir araya gelse bir
benzerini yapamaz. Bu araştırılmalıdır.
TEŞEKKÜRLER ŞAİRİM. TEBRİKLER
saygılar
Şiir uyak olarak güzel ama anlam olarak zayıf.
Çünkü rüya olanın ölüm değil yaşamak olduğunu
herkes kabul ediyor artık..
"Gelse bahçe bahçe mevsimler dile,
Ağaçlar, çiçekler konuşsa biraz:
Kimdir şu dallarda kızıl gülleri
Böyle alev alev yakan sihirbaz!.." dizelerine
gelince , lâstik burda patlıyor işte!
Çünkü mevsimler bahçe bahçe ,şiir şiir geliyor dile
Ağaçlar konuşuyor, çiçekler ,kuşlar, böcekler
kısaca canlı cansız bütün kainat konuşuyor
görmesini bilene...sevgili üstadım...
Dalardaki kızıl gülleri açan sihirbaza gelince
GÖKYÜZÜZNÜ VE SEMAYI KİM MAVİYE BOYARSA
*
şiirdi güzeldi yazan yürek kalemini saygılarınla kütluyorum
bade harabil basra..
sihirli anahtar söz, sihrini yitirdi..
Kuru havada nem kapanlara şunu söylemek isterim.
Sihirbaz cümlesi cuk diye yerine oturmuş.Naylon takınsı olan arkadaş,adam kalkıpta madrabaz dememiş ,ne demiş yarım inancı veya hiç inancı olmayanlara hitab edebilmek için.sihirbaz demiş.Bundan daha güzel bir ifade olabilir miç.Zaten son dizesinde ne güzelde belirtmiş.Alnı secdede bekleyen ifadesiyle ,açılmak bilmeyen gönülleri açmaya çalışmış,Siz ise kapıyı kapamaya çalışıyorsunuz.
Günün şiirine tebrikler
…hem diğer günün şiiri hem de bu şiir son derece samimi ve güzellik arzediyor.
…şaire tek eleştirim *sihirbaz* cümlesi için olacak. Kimdir bu sihirbaz demesi zatımın gecekondu ve plâstik bebek imalatçısı diye yerdiğim şairler gibi “sihirbaz” sözcüğü sırf kafiyeye uyması için kondurulmuş bir gece kondu olduğunu düşünüyorum. Yoksa Yüce Allah hiçbir şeye benzemez ve benzetilemez.
…bu minvalde bir yorumcumuz da;
“Hayat, geliş sebebini bilemediğimiz bir başlangıç; ölüm de, yine nereye ve neden gittiğimizi bilemediğimiz bir bitiş…”
…diye bir cümle kurmuş. Bu da vahim bir hata ve eksikliktir. Şahsına münhasır bilmiyor ya da bilmeyenler ola bilir ama *niçin geldiğimizi ve nereye gittiğimizi* (her ne kadar cennete mi, cehenneme mi bilemesek de) Allah’a rucu edeceğimizi kesinlik derecesinde biliyoruz.
…saygılar.
Bu şiir ile ilgili 18 tane yorum bulunmakta