sorma bir daha bana neden niçin
anlatsam sanki dinleyecek misin
bana gitme kal diyemeyen sendin
şimdi bana asla gel diyemezsin...
sorma hasretimi bitti o fasıl
masumiyetim can çekişirken
pişmanlıklarımdı ruhumu acıtan
iç çekişlerime kattığım ahlarımdı
yüreğimi mum alevi gibi yakan
bir mum ki narıyla cehennemi andıran
Ya Rabbel-Alemin
gitmekle bitti mi sandın
şimdi her kadında sen
yeniden yine başlıyorsun
önce ben seni arıyorum onlarda
bulur gibi oluyorum sonra
sonra sen bir daha gidiyorsun
Yakamı bir türlü bırakmak bilmezken,
kirli sabahlara bulaşmış geçmişim.
Haddimi aştım belkide ben.
Ben sadece senin olmak, senin kalmak istedim.
Ama ne yazık ki,
Ey bedbaht kendim!
Yine sana kelimelerim.
Döndüğünce dilim, yazabildiğince elim.
Dinlersen eğer sanadır hasbi-halim.
Önce ellerinden tut kimsesizliğinin.
şaşırtsan beni bir akşamüstü
hiç beklemediğim anda gelsen bana
belki de en güzel şiirimi sana o an söyleyebilirim
beni bilirsin kelimelerle fena sayılmaz aram
seninle kendimi toplar önce
sonra seni milyon kere sevebilirim
MESELA diyorum kendime bazen
bu şehirde deniz olmasa
martıları da sürgün etseler uzak diyarlara
martı diye bir kuş olmasa hatta
güneşte her sabah doğmasa
bir de bahar gelmese bu şehre
MESELA diyorum kendime bazen.
Ben ben olmasaydım.
Sen de sen.
Sen geç doğmamış olsaydın.
Ben de erken.
Başka bir zamanda, başkaları olsaydık.
mesela şimdi şu an
seni çok özlediğimi biliyor musun
ya da geliyor muyum aklına
utangaç bir gülümseme
bırakabiliyor muyum
o güzel yüzünde hala
Son sözlerinle vakitsiz bir ayrılığın
Kapılarını aralarken sen
Sanma ki sana çok kızdım
Emin ol kızmak aklıma bile gelmedi
Sen sana yakışanı yaptın
Benim derdim kendimle inan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!