Bu mektupta SEN,”BEN”e yazıldın!

Aylin Ayla Selçukoğlu
117

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Bu mektupta SEN,”BEN”e yazıldın!

Uçurumlar ektiğim bağrıma,ilişiverdi bir sabah,kasımpatı ile uyuşmasa da mavi kokuşlu mayıs çiçekleri….Yerle bir oldu zar zor bulduğum adreslerim,edreslerin. Tüm çıkmazların “ben”e yazıldı,sen,oldun ben ;)))
Bir hoş gelişler/gelişmeler tüttü mü burnuna? Sallapati el cepte girişin vardı ya hani sürgülü kahverengi kapıdan,bahçeye…İçmeye çalıştığım çay,damla boncuk boğazıma dizildi biliyor musun? Hani saçlarımı gün ışığıyla savura yellendire arkamı dönüp sana bakakaldığımda anlamışsındır canımmmmmmmmm ;)))
Tek günaydınına 1001 yıldızlı göz kırpıştırma ikonu yollamıştı istemsiz,gözlerim.O gelişin, ilk görüşüm değildi sana inanmaya and içtiğim.Hani ikinci gelişin vardı ya,beni yolumdan alıkoyup çevirdiğin,”Günü bitirdim,okuldan çıkıyorum,ama gelirsen gitmem,seni beklerim”demiştim de…İşte hemen çıkıp gelme hallerindi belki,belki de sana,odamın kapısında ayaküstü kahve muhabbeti ettiğim seninse koltuğumda 2 katımlık boyuna inat iki büklüm onayışın….
Bak şimdi,o ilk kahve:içinden geçenlerin, benim tahmin ettiklerimle örtüşüp örtüşmediğinin üstü kapalı belgesiydi.Bildim de nitekim ;)) Aaaa bu arada söylemeden geçemeyeceğim.Fincanını çevirirken cam küllüğe,sehpaya ve zemine telveyi boca edişini unutmadım.İnan bu ilk kahvemiz,unutulmazdı!
Hemen yanıbaşımda oturunca sen,çenenin sol altındaki yara izini fark etmedim sanma.İncelemişim seni baksana,iyiden iyiye ;) Bir an kendi sol şakağımdaki keskin çizgiye el attım,ama sanırım ben bu şirin tesadüfe gülümserken içimden,sen transa geçmiştin bile derinden…
En baştan,sil baştan kırık bir oyuncaksı bedeni,yarım kalmışlığından sıyırıvermişti minicik mesajlar.Komuta etmesi güç olsa da kalbime hükmetmekte dirayet gösteriyordum.O ikinci gidişine kadar anlayamamışım kanayan ruhuma em olmuşluğun,hoş gelmişliğini…O içten kahkahalar,susmak bilmez ve adını arasına özenle saklamış dudaklar,titrek ve terlemiş avuç içlerimi fark etmemeni temenni etmiştim.
Ahh o dayanamadığım veda sahnesi!
O an beni sende seni bende hissedivermiştim.Akşamında yolcuydun ya, 19.30 dan evvel bir mesaj dilemiştim,birçok mesajınla yemeği+bulaşığı+keyif çayını düşürmüşüm gözümden.Zordu yolculuğun,zor kılansa arkanda bıraktığını sandığın ben ;)) Nasıl kandırdım seni,sana da ben kanarak?
Ne itiraf ettin aslında ne de reddettin sendeki beni,ta ki…
Sen yollara düştün düşeli ben uykusuzum,sana korkusuzum.Olsun,varlığından aldığım destekle tabak tabak güller açıyor artık yüzümde.(Bilme sakın sorduğun günleri.Bilme 8-10 yıllık hayat mücadelemdeki paslanmış ezgileri,ruhumu küçücük bedenimden acımasızca çeken üzgüleri,hala tam şuramda solumdadır bu zamana biriktirdiğim usul katran gözyaşlarım ve yırtıcı+kasıtlı düzülmüş direniş çizgileri…
Açma dün perdesini gözlerimin önüne,gördüğüm 3-5 birbirine benzer kırık dökük sahne.Yok,sen sadece yeniden diriliş hikayelerimi dinle ben hegemonyasından! Sus’um,sustum! Ateşler kördüğümledi yine boğazımı nefesim daralmakta.Tam eyvallah çekmek üzereyken “sen”yazıldı adımın yanına+sonuna! Kapkara bir ufuk çizgisine mühürlü gonca güllerim.
Tembihlenmeden,döküldün saçıldın bir gece vakti.Hicap duymadan payelendim,sunduğun “Sen”in her bir limesiyle.Önce yıkılmaz sarsılmaz kalkandım,derken cümle hücreme ilişmeye,sızdın bir bir çatlağımdan.Tuvalimin duvarından büyüyerek döndü yokluğunda kahrım.Telefon kullanımı O noktasında sabitlenirken psikopata bağlar oldum ya,”tir”in sürgünken umutlarıma,mor mor yeni halkalar eklerken göz altı torbalarıma; çanak tutarken eski ezberlerim kollektif kayıplarıma,evcil şimal rüzgarı tinsel zarraflığıma fısıldadı,büyüleyen tütsülenmiş seni…
Her nefeste uyanışım oluyor,kızıl yangınlarda salmadığın boşluklar.Alışkanlık değil,gereksim olsa gerek.Kader dedim adına,sol yanına yazıldım hayatın,hayatımın.Son mektubumda “sen”, “ben”e yazıldın!

25.01.2008 Cuma/18.46-21.30

Gonca güller de solarmış değil mi? Kimbilir belki de sırf bu yüzden upuzun bitmek tükenmek bilmez yollara vururmuş kendini 'SENine emanet eden! Sırf gitmelerden gitmeler beğendiği için...
Kalmak zor,kalmak meşakkat,kalmak ölüm...Gitmek ise kaçmak ise yeniden dirilişin ta kendisi...Bu mektubun sonuna en yakışan ise bir veda sahnesi,belli belirsiz bir veda busesi! ! ! !
Hani bir şarkı var ya,'Alnına koyarken,veda buseni/Bu öksüz tavrını takmayacaktın'takmadım,takmadın :)))))
Oysa ben içime attım,acımı/zehrimi içime akıttım...
Otobüste alnım dayalıyken cama,dışarıdan sızan yağmur tanelerinden hızlı idi benim göğsüme saldıklarım! Kocamandı,yoruyordu nefes alışlarım...
Ellerim üşümüştü,sapsarı kennetlenmişti,kentin buğusunda.Yanım boştu ya ben de hikayelerimi+anılarımı+yarınlarımı yanıbaşıma bir bir dağıttım...
Sağırdım,kördüm,ben beni duymadım,sadece ağladım...
Bu mektup,bil ki sadece içimi döküşümdü,döktüm de bir nebze tinimi rahatlattım :))))
Şimdi veda zamanı....Ben bana kalma zamanı :)))
Artık Ayşe KULİN 'in VEDA kitabını yarılamışken bu vesileyle yollarda tamamlarım :))))
Nasılsa yarın çoktan toplanıp gitmiş olacağım,yanıbaşıdan...
Dündü,bu düşüncemi karara bağlayışım,dualarımı yalvartışım...
Sen,sadece bu ilk ve son mektupta 'ben' e yazıldın :))
Güzel olan tek şey,herşey,SEN :))) MAVİ kal,hoşçakal!

29.01.2008/Salı 17.36

Aylin Ayla Selçukoğlu
Kayıt Tarihi : 26.1.2008 23:36:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Kapkara bir ufuk çizgisine mühürlü gonca güllerim. Güzel olan tek şey,herşey,SEN :))) MAVİ kal,hoşçakal!

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Erhan Demir
    Erhan Demir

    HARİKA BİR YAZI OKUDUM...ÇOK HOŞ İFADELERE RASTLAMAK MÜMKÜN...SAMİMİ, İÇTEN VE DOĞAL İFADELER VAR ÖZÜNDE...
    VE OKURKEN DE İNSAN KENDİ YAŞANTISINDAN BİRŞEYLER ÇIKARABİLİYOR EN AZINDAN...

    TÜM ŞİİRSEL BEĞENİMLE KUTLUYORUM....

    YÜREĞİNİZE SAĞLIK AY/La/İ/N HANIM.
    GÜL KOKOLU KALEMİNİZ DAİM OLSUN.....


    SEVGİ VE SELAMLAR

    Cevap Yaz
  • Cemil Yüksel
    Cemil Yüksel

    Güzel olmuş hocam, yalnız şu işaretler okumayı zorlaştırıyor.

    Cevap Yaz
  • Rifat Kaya
    Rifat Kaya

    Çok hoş ya.

    Cevap Yaz
  • Osman Karahasanoğlu
    Osman Karahasanoğlu

    Selamlar aylin hanım

    severek okudum
    yüreğine sağlık

    Cevap Yaz
  • Ramazan Gökçe
    Ramazan Gökçe

    Gonca güller de solarmış değil mi? Kimbilir belki de sırf bu yüzden upuzun bitmek tükenmek bilmez yollara vururmuş kendini 'SENine emanet eden! Sırf gitmelerden gitmeler beğendiği için...
    Kalmak zor,kalmak meşakkat,kalmak ölüm...Gitmek ise kaçmak ise yeniden dirilişin ta kendisi...Bu mektubun sonuna en yakışan ise bir veda sahnesi,belli belirsiz bir veda busesi! ! ! !
    Hani bir şarkı var ya,'Alnına koyarken,veda buseni/Bu öksüz tavrını takmayacaktın'takmadım,takmadın :)))))
    Oysa ben içime attım,acımı/zehrimi içime akıttım...
    Otobüste alnım dayalıyken cama,dışarıdan sızan yağmur tanelerinden hızlı idi benim göğsüme saldıklarım! Kocamandı,yoruyordu nefes alışlarım...
    Ellerim üşümüştü,sapsarı kennetlenmişti,kentin buğusunda.Yanım boştu ya ben de hikayelerimi+anılarımı+yarınlarımı yanıbaşıma bir bir dağıttım...
    Sağırdım,kördüm,ben beni duymadım,sadece ağladım...
    Bu mektup,bil ki sadece içimi döküşümdü,döktüm de bir nebze tinimi rahatlattım :))))
    Şimdi veda zamanı....Ben bana kalma zamanı :)))
    Artık Ayşe KULİN 'in VEDA kitabını yarılamışken bu vesileyle yollarda tamamlarım :))))
    Nasılsa yarın çoktan toplanıp gitmiş olacağım,yanıbaşıdan...
    Dündü,bu düşüncemi karara bağlayışım,dualarımı yalvartışım...
    Sen,sadece bu ilk ve son mektupta 'ben' e yazıldın :))
    Güzel olan tek şey,herşey,SEN :))) MAVİ kal,hoşçakal!

    anlamlı,,duygulu,,mükemmel anlatımlı,,kutluyorum yüreğinizi Aylin kardeşim,,

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (7)

Aylin Ayla Selçukoğlu