Dostlarıma
Her sabah uyandığım da biliyorum
Ömürden bir gün daha gidiyor
Yine yorgun, yine sancılı irkiliyorum
Tebessümüm kalkan oluyor
Ne zaman bir güzel görsem..!
Her erkeğin baktığı gibi uzun, uzun baksam…!
Hatta; göz ayırmadan, iç geçirerek seyretsem…!
Bakamam.., hiç sana ihanet edilir mi?
Dahası.., insan kendi eşine asılır mı?
Çünkü.., baktığım her güzelde seni görüyorum.
BİR TATİL ANISI
Güzel bir gündü, doğada baş başa seninle,
Yemyeşil çamlar, harikaydı, Dim çayının suyu.
Unutulmayacak anıydı, hele ki birlikteydik ya seninle,
Öyle mutlu etmiştin ki, bu duygumu anlatamam.
SON KARAR
İçindeki sessiz çığlıkları senden başkası duyamaz,
O, gizli bir sevdanın, sadece sana olan bir haykırışı.
Derki; Gönlüne söz geçir, yorgun yürek o vakit acımaz,
Bahara ermez hayatın, yaşarsın ömrünce hep karakışı
Ey Türk gençliği!
Birinci vazifen, Türk İstiklâlini, Türk Cumhuriyeti’ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici bedhahların olacaktır.
Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkan ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkan ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr-ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.
Ey Türk İstikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda, mevcuttur!
Bugün..,
Maziye yolculuk vardı düşlerim de,
En güzel zamana götürdü beni.
Henüz acıların yaşanmadığı günlerim de,
Toz pembe sevdalarda uçurdu beni.
Aramızda, engel bir kapı var;
Bu kapı ki, yarı açık geçmek imkansız.
Öyle kolay kapanırki, açmak imkansız,
İşte bu engeli; Aşmak imkansız.
Öyle darki; Sana sadece sesim ulaşıyor,
Sözümü tutamadım bir tanem;
Galiba aşık oldum sana.
Uykusuz geçiyor bütün gecem,
Seni seviyorum sakın kızma bana.
Karşılık beklemiyorum senden,
Gündüzüm de; derdime ortak, sabır meleğimsin.
Gecelerimde zevkime eş, yatağım da sultanımsın.
Seni sevmemek elimde mi kadınım
Sen gönlümün neş’e si, başımın tacısın.
Güzelliğinle ruhumu, saygı dolu sevginle gönlümü bağlamışsın.
Ayrılığa dayanamaz oldu bu yürek, artık sızlıyor,
Günler zor geçiyor sensiz, zaman sanki duruyor,
Açlığa, susuzluğa insan, göğüs gerebiliyor,
İnan ki sensizliğe dayanılmıyor sevgilim.
Karakış boran olup, kapıları çalsa da,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!