Bazı gerçekleri görmek için gözler yetmiyor, kalbin de görmesi gerekiyor. Ama ne yazık ki, kalp sadece kırıldığında gerçekten görmeye başlıyor. Bir şeyleri anlaman için kırılman gerekiyordu. Çünkü bazı dersler acıdan başka bir şekilde öğretilmiyor.
Her şey yolunda gibiydi, değil mi? Güveniyordun, inanıyordun, hiçbir şeyin seni sarsamayacağını düşünüyordun. Ama bir gün geldi, o güven çatladı. O inanç sarsıldı. Ve işte o an anladın: Her şey göründüğü gibi değilmiş.
Kırılmak, insanın kendisiyle yüzleşmesi gibidir. Bütün maskeler düşer, bütün hayallerin çıplak gerçekliğiyle karşılaşırsın. Acıtır, evet. Ama o acı, sana büyümeyi, daha güçlü olmayı ve kimseye körü körüne inanmayı bırakmayı öğretir.
Belki de bu kırgınlıklar, yeniden başlaman için bir fırsattır. Yıkıldığın yerden daha sağlam kalkman için bir adımdır. Çünkü insan, en çok acıdan öğrenir. Ve öğrendiğin her şey, seni daha bilinçli bir yolculuğa taşır.
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta