Bir Ömrün Hikayesi Şiiri - Ahmet Ihsan Arac

Bir ömrün hikayesi bu
Şu eylül akşamında düşlenen
Nemli mısralara konu
Hayal ile okunan

Bir ilkbahar çiçeği gibi
Nisan yağmurlarında açmış
İsmail koçu gibi
Bir ilkbaharda adanmış

Derken ilkbahar gider
Yirmiler demeden biter
Boynuzları çıkmadan
Ne olduğunu anlamadan
Sevdalara dahi doyamadan
Kurbanlıklara karışır
Bir yaz akşamında İsmail'le yarışır

Ve derken kavurur sıcaklar
Kızarır bereket bereket
Ömür meyveye durur
Yaylalarda otuzlu yaslar

Sapır şapır eritir acı kuvveti
Kavruk yaz güneşi
Rüzgârına fırtınalar sığınır
Gücün kuvvetin doruklarında
Varmadan kırklı yaşlarına

Ve birden
Sonbahar sarartısı gelir
Kimi siyah kimi kumral yapraklar
Bir eylül akşamında
Üşür birden, kış düşer aklına
Titrer sarılırken son bir kez
Sonbahar sıcaklarına
Bir eylül akşamında
İlk kırklı yaşlarında