Bir Güvercin Hikayesi

Bir güvercin hikayesi bu
Zeytin dalı taşıyan;
Egeden filiz filiz
Önce vatan, önce Anadolu
Balkon balkon yuva kuran
Bir güvercin hikayesi

Sonra doğuya ve batıya
Kuzeyinden güneye
Yedi kıtaya, yedi düvele
Her dalda yeşil ışık
Korku dolu karanlıklara
Hikmetten nurlar yayan
Yaradanın ant içtiği
Zeytin dalı taşıyan
Bir güvercin hikayesi...

Barış mı zeytin dalı
Yoksa zeytin dalı mı barış
Mis kokulu bir leylak
Ya da enfes bir iğde
Ya da aşkların sembolü gül
Ki deli divane ona her bülbül
Ve daha nice güzel çiçekler
Zeytinden gerideler

Zulüm cahil, insan fırsatçı
Menfaat kavgadaysa
Cahil insan kavgacı...

Kandillerin kaynağı zeytinyağı
Yıldızların yerdeki otağı
Zeytin nur zeytin billur
Göz suyuna değer zeytin dalı
Yüz suyuna değer barış
Boy verir fideler gölgesinde
Çorak topraklara can gelir
Zeytin gözlü portreler çizilir
Siyah, kahverengi, yeşili, mavili
Bütün korkulu karadelikleri
Aydınlık çehreler mozaiği kaplar

Bir güvercin hikayesi
Kanadı kırılan
Uçamasa da artık
İnadına koşan;
Gagasında Kevser suyu taşıyan;
Her yaprağında bir ay yansıyan;
Zeytin dalı taşıyan
Bir güvercin hikayesi bu