Bilinçaltına kelepçe icat olsa

Dilde bocalıyor, bilinçle bilinçaltı arasında
Dilde, adaleti sağlamak için,
Boyun eğiyor ‘’Bir yalana bir doğruya’’

Bilinç ‘’ispat edemezlerse istifa etsinler’’ derken
Bilinçaltı ‘’kusura bakmasınlar!’’ diyor
Kusurlu olduklarını kabullendiriyor.
Yalan ve yalancılar o kadar çok ki
Doğrular arada kaybolup gidiyor.

Bilinç olmasa da,
Bilinçaltı var bazı insanlarda
Yalan söylerken toplum karşısında
Bilinçaltı geceyi bile beklemiyor
Ansızın geliveriyor…

Doğruların geceye ihtiyacı yok ki.
Bilinçleri F-Tipi cezaevi sanki
Meydanı boş bulunca bilinçaltı
Eline geçiriyor dillerini…
Bilinçaltına tek tip giydirilmeyince
Kelimeleri karıştırıyor dil de…

Öfkeleniyorlar tabi, haksız da değiller,
Nerede bu görevliler?
Niye veriyoruz en yüksek ücreti
Yan gelip yatsınlar diye mi?

Yalnızlık zor şey!
Kalabalıklar etten duvar
Önemsiz onlar için duygular
Parayla beslenen yalancılar
Hep dengeye bakıyorlar…
Balık gibi gözleri büyük denizlerde,
Bocalıyorlar kaynak küçüldükçe
Bunun için de, güçlü olmak,
Güçlü olamazsa da,
‘güçlü görünmek’ dayatıyor
Doğrular yalanla kapatılamayınca
Altın diş gibi sırıtıyor,
Kapatılmalı gazete kağıdıyla…
Bilinçaltına kelepçe icat olsa,
Aç kalacak bizde medya.