Biçare Şiiri - İsmail Öztürk 3

Karlı bir gecenin sabahında
Yalnız bir adam yürüyordu sokakta
Bir alkol ikindisinin ertesinde
Kafasında bin bir düşünce ile...
Oysa ne kadar dolu dolu harcamışı senelerini
Kısacık yaşmında neler tatmışı

Önce aş geldi geçti kapısının önünden
Ulaşılamaz bir sevda
Yazılmamış bir romandı derdi
Kaldırımda filizlenen, bir gelincik çiçeğiydi
Aylarca beklediği...
Kafesinden kurtulmak arzusundaki bir kuş gibi
Oradan oraya zıplıyor, ama bir türlü emeline ulaşamıyordu
Uçmak, uçmak istiyordu delice
Sonra bir dala konmak, yuvasında yavrularını büyütmek
Delice bağlanmak sevdiğine...
Hiç yaşanmamış bir sevdaydı onunkisi...

Ardından hayat sınavı başladı
Yol uzundu...
Gözlerini karartıp çıktı yola sessizce
Karşılaşacağı engelleri bir bir aşmak
Yapabileceğinin en iyisini yapmaktı isteği
Gerçekler acıdır ya...
Yeryüzünün en adi varlıklarının
Yani insanların arasında bu savaşı kazanmak kolay değildi
Hayatı boyunca topladığı tüm silahları yanına almıştı
Şimdi bir 'ne olacağım' derdi sarmıştı beynini
Aldırmadı, hep ileri baktı ve hiç durmadı
Hayat bu ya...
Tam hedefe ulaşacakken, tökezleyip düştü geriye...
Yeniden başlanması zor bir yoldu yürüdüğü
Düşündü ve karar verdi
Artık, zamanı gelmişti
Azrail'e yaverlik etmenin...

Karlı bir gecenin sabahında
Yalnız bir adam yürüyordu sokakta
Bir alkol ikindisinin ertesinde
Kafasında bin bir düşünce ile...
Katıldı ölümsüzler safına! ..

İsmail ÖZTÜRK - 24.02.2003