Diyorum ki,
Zeytin gözlüm,
Gittiğin yerde hani,
İlk pazar günü erkenden uyan.
Güneş daha doğar doğmaz,
Benim için bir zeytin dik.
Hiç kimseye söyleme,
Sende sır kalsın
Sakın ha...
Öyle bir yer seç ki,
Pencereden baktığında görmelisin,
Varsa makbul arka bahçe,
Kırk elli santim kaz yeter.
Sımsıkı tut dalından,
Bir iki tel dökülsün,
Zeytin sarısı saçlarından,
Duygulanırda ağlarsan,
Yüzüne değerek gözyaşların,
Salıver gitsin,
Bırakıp gidenlere inat...
Kazdığın toprakla doldurma sakın,
Dibine dök iyice can suyunu,
Ellerin çamurlansın,
Kına yakar gibi,
Yanına bir değnek çak,
İkisini bir bezle bağla,
biri yeşerecek biri kuru,
Beni anlıyorsun ya...
Dilek tut ruhuma,
Rüzgarlarla kurumasın,
Aman ha yanmasın.
Zeytin verince ellerinle topla,
Kırma dallarına,
İnan kutsallığına,
Ve barış geçmiş günlerin adına,
Terkettiğin sevdiğinin hatırına,
Bir zeytin dik,
Bir zeytin unutma...
Kayıt Tarihi : 24.1.2008 15:26:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Girişteki dizeler anlatımın zenginliğini çok güzel ortaya koyuyor.Sonunda da şiirin şanına yakışır bir hüzün.Çok beğendim şiirinizi Hasan Bey.
Yürekten kutluyorum, saygılarımla...
TÜM YORUMLAR (2)