Evimin karşısındaki çelimsiz bir erik ağacıydı O.
Kış ortalarıydı.. Haylaz güneş, bildik oyunlarından birini oynuyordu yine.. En sevimli yüzüyle göz kırpmıştı yine..
Çelimsiz erik ağacım benim... Aldandı.. Sandı ki güneş ona gülümsüyor.. Kalbi deli gibi çarpmaya başladı vakitsiz.. Çiçek açtı.. Deli gibi, ilk yaz gibi çiçekler açtı.. Komşu ağaçlar güldü haline, bilen bilmeyen ayıpladı.. Sadece "sanmıştı" oysa ki.. Bu kadar masum bir çiçeklenişti bu.. Kimseye anlatamadı..
Kimsenin farketmediği birşey vardı halbuki.. Geçen bir sürü baharı ıskalamıştı çelimsiz erik ağacım.. Gelip geçen onca baharda herkes çiçek açarken, O kuru dallarıyla beklemişti... Neyi beklemişti, niye beklemişti kimse bilmemişti.. Kimseler hissetmemişti bile.. Herkes kendi çiçeğinin güzelliği ile o kadar meşguldu ki, onun çiçeksizliğini görmemişti bile.. Erken çiçek açtı diye gülünen erik ağacım, aslında çok geç kalmıştı..Vakit o kadar geçti ki erken sanılmıştı..
arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.
utanılacak bir şey değildir ağlamak,
yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer…
belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,
öylesine derince bakmasalardı eğer…
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta