Senin gözlerine hiç bakmadım
Yüzünü görmedim
Tenin tenime değmedi
Ve sen "seviyorum." dedin
Şaşırdım...
Otobiyografi
Bir şair arkadaşım sordu bir gün
''Bazen merak ederim seni; ne okursun
Kimlerden beslenirsin? ''diye
Soru kendime getirdi beni.
Gözlerim gözlerini özledi
İçime akan
Beni hep yakan
Ela gözlerini
Ellerim ellerini özledi
Biliyorum ordasın
Yalnız değilsin
Ve aklında biri var
Hani dudağından
Deniz kokulu
Ne zaman bir selvi görsem
Seni düşünme arzusuyla dolarım
Önce ince ve zarif oluşun
Ve güzel duruşun gelir aklıma
Sonra da gözlerin..
Ağlarım bebeğim
Ağlarım güzelim
Canımı acıtan
Hep sensin bebeğim
Ben senin yolunda
SEVDİM İŞTE
Sevdim işte
Toprak gibi,su gibi
Bulut gibi, yağmur gibi
Menekşe ve gül gibi
VEDA
Yağmurlu bir rüzgar sonrası
Güneş var saçlarında kadının
Deniz kıyısında sevgiliyle el ele
Yaşanan tüm günlerin sıcaklığı,
İkisinin de yüreğinde
YARE ULAŞMAK
Altın bir oluktan
Yare ulaşsam
İçme sularına sızıp
Çeşmesinde beklesem
Yüzünü yıkadığında
Kendimi bildim bileli müziğe karşı bir tutkum vardı benim. Hatırlıyorum da ilkokul 3.sınıftayken okulda bir müzik korosunun oluşturulacağını duyduğumda yüreğim yerinden oynamıştı.Seçmelerin yapılacağı gün soğuk algınlığı nedeniyle sesim o kadar kötüydü ki, seçmelere katılamadım. Fakat bir hafta sonra sınıf öğretmenim Petek Atakav -yaşıyorsa ellerinden öpüyorum - koroya alındığımı söyleyince bu dünyada yaşanabilecek en büyük sevinçlerden birini yaşamıştım. Öğretmenim türkü söylemeyi ne kadar çok sevdiğimi biliyordu. Seçmelerdeki jüri üyelerinden biriydi ve inisiyatif kullanarak beni de koroya eklemişti.
Öğretmenimin müzik tutkuma verdiği bu destek ailemde de olsaydı şu an müzik yapan biri olarak karşınızda olabilirdim. Fakat maalesef, özellikle annem müzik adına yaptığım bütün girişimlerimde hevesimi kırmak için ne gerekiyorsa yaptı.
Türkü söyleme tutkuma, saz çalma arzum ortaokul yıllarında eklenmişti. Alevi arkadaşlarımda görüp imrendiğim bir arzuydu bu. Bir bağlama alıp 'onlar kadar güzel çalmalıyım. ' diyordum kendi kendime....
Babamın verdiği okul harçlıklarından artırdığım parayla o zamanlar arkadaşlarımın
alayla saz yavrusu dedikleri bir cura almaya yetmişti param.
Curayı büyük bir sevinçle eve getirmiştim. Annem önce ne olduğunu anlayamadı; sonra bir müzik aleti olduğunu söylediğimde çok kızdı. Anneme bunu müzik öğretmeninin istediğini, herkesin bir müzik aleti alma zorunluluğunun olduğu yalanını söyledim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!